Examples of using "Pitié" in a sentence and their turkish translations:
Merhamet bekleme.
Sen acımasızsın.
Senin acımana ihtiyacım yok.
- Bize merhamet et!
- Acı bize!
Bazıları onlara acıdı.
O acımasız.
Hiç kimseye acımadılar
Ateş merhametsizdir.
Tanrım, bana merhamet et.
- Benden hiç merhamet bekleme.
- Benden hiç merhamet beklemeyin.
Ben zavallı bir köpek için üzgün hissettim.
Santa Ana merhamet için yalvardı.
Merhamet et!
O ona acıdı.
O böceği acımasızca ezdi.
Sevgi ile merhameti asla karıştırmayın.
O merhametsiz.
En ufak bir merhametten bile yoksundur.
- Tom acımasız.
- Tom merhametsizdir.
yaralı ve güvensiz hissetmek yerine
Acımasız bir evrende dünyaya geliyoruz,
Bana merhamet edilmesini istemiyorum.
Tom insanların ona merhamet etmesini istiyor.
Sahibi tarafından kötü muameleye maruz kalan köpeği insan görünce yüreği burkuluyor.
Engelli insanlar acınmaya katlanamaz.
Katlandıkları şey için sadece acıma hissedebilirim.
Savunma avukatları merhamet için yalvardılar.