Examples of using "Pardonner" in a sentence and their turkish translations:
Lütfen beni affet!
Saldırıyı affedin.
Umarım beni affedebilirsin.
Hata yapmak insanidir, affetmek tanrısal.
Beni affetmelisin.
Beni affet, lütfen!
- Onu affedemem.
- Onu affedemiyorum.
Onu affetmesi için yalvardı.
Biz affedebiliriz fakat unutmak imkansızdır.
Hiçbirinizi affedemem.
- Beni affeder misiniz?
- Beni affedebilir misin?
- Beni affedebilir misiniz?
Lütfen beni affet.
Affetmek mi yoksa unutmak mı daha zor?
Onların beni affetmesini istemiyorum.
O beni o kadar kolayca affetmeyecek.
Tom yaptıkları için Mary'yi affedemiyor.
Affetmek zor değildir, yeniden güvenmek zordur.
Tom, onu terk ettiği için babasını affetmek istiyor.
Yaptığını affedemem.
Bunu yapsaydım kendimi asla affetmezdim.
Eğer onu yaptıysam kendimi affedebileceğimi sanmıyorum.
Lütfen beni affet.
İkinci başa çıkma stratejisi ise kendinizi affetmek
O beni herkesin içinde aşağıladığı için onu affedemiyorum.
O sadece bir çocuk olduğu için onu affedemiyorum.
Mazareti ne olursa olsun, onu affedemem.
Affetmemezlik yapmam, ama her şeyi hatırlarım.
Tom Mary'ye yaptığı için kendini affedemiyor.
Öyle davrandığı için onu affedemiyorum.
Affedersiniz.
Böylesine kişisel bir soru sorduğum için lütfen beni affet.