Translation of "Indépendant" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Indépendant" in a sentence and their turkish translations:

Il est indépendant.

- O kendi hesabına çalışıyor.
- O serbest meslek sahibi.

Tom est indépendant.

Tom bağımsız.

Sur le circuit indépendant.

bağımsız güreş arenasında güreşiyordum.

C'est un film indépendant.

O bağımsız bir film.

C'est un esprit indépendant.

O bağımsız bir düşünür.

Tom est très indépendant.

Tom çok özgür.

Je suis journaliste indépendant.

Ben bir serbest gazeteciyim.

Je veux être plus indépendant.

Ben daha özgür olmak istiyorum.

Il veut être davantage indépendant.

O daha bağımsız olmak istiyor.

Il est devenu financièrement indépendant.

Mali açıdan bağımsız oldu.

Chacun est un système de survie indépendant

Bunların hepsi bağımsız yaşam destekleri

Il est financièrement indépendant de ses parents.

- O ekonomik yönden ebeveynlerinden bağımsız.
- Kendisi maddi yönden anne-babasına bağımlı değil.

Important et indépendant , pour lequel peu d'hommes étaient mieux adaptés.

önemli, bağımsız bir komuta. Suchet, Napolyon'un Waterloo'daki yenilgisine

- Il est pigiste.
- C'est un pigiste.
- C'est un journaliste indépendant.

O bir serbest gazeteci.

Tom ne connait pas la différence entre indépendant et solitaire.

Tom bağımsızlık ile yalnız yaşama arasındaki farkı bilmiyor.

À cette époque, le Mexique n'était pas encore indépendant de l'Espagne.

O zaman, Meksika henüz İspanya'dan bağımsız değildi.

- Il ne dépend pas de ses parents.
- Il est indépendant de ses parents.

Ailesinden ayrıdır.

Il était également l'un des rares à s'épanouir avec la responsabilité d'un commandement indépendant.

Aynı zamanda bağımsız komuta sorumluluğuyla gelişen az sayıdaki kişiden biriydi.