Examples of using "Facilement" in a sentence and their turkish translations:
anlayabilirsiniz .
- Kolaylıkla yorulurlar.
- Kolayca yorulurlar.
Bu malzeme kolayca esner.
O çok kolay kızar.
O kolayca kontrolünü kaybeder.
O kolayca soğuk algınlığına yakalanır.
Kolayca ağlıyorum.
Ben dönek değilim.
Onu kolayca onarabilirim.
Gençler değişime kolayca uyum sağlarlar.
Süt kolayca ekşir.
- Bu boya çabuk çıkıyor.
- Bu boya kolay çıkar.
- O kolayca vazgeçmeyecek.
- O kolayca pes etmeyecek.
Kolaylıkla isteri olurum.
Cam kolayca kırılır.
Ahşap kolaylıkla yanar.
O kolayca korkar.
O onu kolayca yaptı.
Çok kolay vazgeçersin.
Kolayca üzülüyor.
Ahşap kolayca yanar.
O kolayca etkilenir.
Kağıt kolayca yakar.
O kolayca yorulur.
Saçım kolayca ondüle yapılır.
Kız kolayca okur.
Tom kolayca yorulur.
Tom kolayca sinirlenir.
O, yarışı kolayca kazandı.
Bankayı kolayca bulabilirsiniz.
Kolayca etkilenmem.
Ben kolayca kırılmam.
- Haydan gelen huya gider.
- Selden gelen suya gider.
Baksanıza, kazmak çok kolay.
Ama dikkati hemen dağılıyor.
kolayca git manasına gelen
Kurşun kolayca bükülür.
Problemi kolayca hallettim.
O kolayca İngilizce okuyabilir.
- Bu ev kolayca kiralanır.
- Bu ev kolayca kiracı bulur.
Bu kumaş kolayca lekelenir.
O kolayca ağaçlara tırmanır.
- Karım soğuk algınlığına kolayca yakalanır.
- Karım çok çabuk soğuk kapar.
O herkes için bacaklarını açar.
Kolay kolay ağlamam.
Onun evini kolayca buldum.
Ev kolayca satıldı.
Ben gerçekten buna alışabilirim.
Atlar kolayca ürkütülür.
Bu oda kolayca ısınır.
Bu kumaş kolay yırtılır.
- Tom ile geçinmek kolaydır.
- Tom geçinmesi kolaydır.
Sorunu kolaylıkla halletti.
Yün kolay boyanır.
O kolayca soğuk alır.
İnsanlar kolayca sevmeye başlayabilir ama çok kolayca durduramaz.
Çok kolay öldürülemem.
Gelecek tarihi anlaşıldığı gibi.
Çok aydınlık olursa kolayca görülürler.
Ayak parmaklarıma kolayca dokunabilirim.
Herkes bunu kolayca yapabilir.
Bebekler hastalıklara karşı eğilimlidir.
Gözlerim çok kolay yorulur.
O kolayca kontrolünü kaybeder.
O, çok kolay tenifi.
Umarım yolunu kolayca bulur.
O, sorumu kolayca yanıtladı.
Ben kolayca sinirlenirim.
Ben bu testi kolayca geçebileceğimi düşündüm.
Otobüs durağını kolayca bulacaktır.
Bu sorunu kolayca çözebiliriz.
Kolayca sorunu çözdü.
O biraz kızardı.
Bu havaalanına otobüsle kolayca ulaşılabilir.
Kolayca bir çiçeğin, bir koyunun, bir ağacın
Vay canına, buradan düşmek çok kolay olurdu!
Benmerkezci ulusalcılık kötü sonuçlar doğurabilir.
adınızı vurgular hâle getirdik ki görmek daha kolay olsun.
diğer yarasalara da kolayca atlıyor
gibi söylemleri artık rahatlıkla kullanabilirsiniz
Televizyon izlerken, ben kolayca uykuya dalarım.
Bu matematik problemini kolayca çözemem.
O, zor problemi kolayca çözdü.
Bir yumurta kabuğu kolayca kırılır.
Sade, basit açıklamalar yapar.
Farkı çok kolay bir şekilde görebileceksin.
Ahşap inşaatlar kolayca alev alabilir.
Kötü havada, kolayca soğuk algınlığına yakalanılabilir.