Examples of using "Choquante" in a sentence and their turkish translations:
Biliyorum, şok edici, kötü bir fikir.
Tom Mary hakkındaki başka bir şok edici gerçeği ortaya çıkardı.
Parlaklık kıvılcımlarının görüldüğü, ancak aynı zamanda şansların kaçırıldığı, şok edici açgözlülüğün ve