Examples of using "Tee" in a sentence and their turkish translations:
Yapmak istediğin şeyi yap.
Kendinizi prezentabl yapın.
- Tercihinizi yapın.
- Seçimini yap.
Elinizden geleni yapın.
Not tutun.
Bir karar ver.
Onu benim için yap.
Bunu benim için yap.
Onu bu şekilde yap.
Söylediğim gibi yap.
İstediğiniz gibi yapın.
Onu yapma.
Onu kendiniz yapın.
- İşe yarar bir şey yap.
- Elle tutulur bir şey yap.
Beni mutlu et.
Onu şimdi yap.
Bana bir sandviç yap.
Ne gerekiyorsa yapın.
Buzsuz çay.
Çay sıcak.
Onu yapmam.
Hatalar yapmayın!
Elinizden geleni yapın, Tom.
Derhal ev ödevini yap.
Tekrar yap!
Lütfen onu bu şekilde yapın.
Lütfen kazaları önlemek için elinizden geleni yapın.
Söylediği gibi yap.
Onu tekrar yapma tamam mı?
Bunu bir daha yapmaya kalkma!
Tamam, onu tekrar yapmayacağım.
Bu çay çok sıcak.
Çok fazla çalışma!
Çay sıcak kaynıyor.
Bu kimin çayı?
Olay çıkartmayın.
Çayım nerede?
Neden hiç kimse hiçbir şey yapmıyor?
Çay lütfen.
Onu şimdi yap.
Bunu bir kez daha yapın.
Bunu benim için yapmıyorum.
Hiç kimse bir şey yapmıyor.
Dediğimi yap.
Bir şey yapmıyoruz.
- Ölmüyorsun.
- Ölmüyorsunuz.
Onu tekrar yapma.
Henüz hiçbir şey yapma!
İşini çabuk bitir.
Can sıkıcı bir şey yapma.
Özel bir şey yapmayın.
Bunu bir alışkanlık haline getirme.
Onu yapma dedim.
Onu tekrar yap, Tom.
Şimdi onu yap, Tom.
Hadi, yap onu.
Benimle yap.
Onu yapıyor olmayacağız.
Pireyi deve yapmayın.
Tom onu yapmayacak.
Aptalca bir şey yapmayın.
- Onu asla yapmayacağım.
- Ben asla onu yapmayacağım.
Bu çay güzel kokuyor.
Lütfen istediğiniz gibi yapın.
Bu çayın tadı güzel.
- En iyi olduğunu düşündüğünüz şeyi yapın.
- En iyi olduğunu düşündüğün şeyi yap.
- Yap!
- Onu yap!
- Yap şunu!
Tom işbirliği yapmıyor.
Onu yap.
Artık çalışmıyorum.
Umarım aptalca bir şey yapmazsın.
Hadi, uzaktan kumandanızı alın ve bir karar verin.
Hadi, oyun kumandanızı alın ve bir karar verin.
Dokunmatik ekranlı cihazınızı alıp bir karar verin.
ne kadar tehlikeli olabileceğini hatırlatıyor.
- TV izlemeden önce ev ödevini yap.
- Televizyon izlemeden önce ödevini yap.
- O sana her ne söylerse yap.
- O sana ne söylerse yap.
Bu çay çok tatlı.
Neden onlar bir şey yapmıyor?
Bunu iki kez yapmıyoruz.
Onu yapmayacağını biliyorum.
- Onun hakkında hızlı ol.
- Bu konuda çabuk olun.
Onlar asla bir şey yapmaz.
Tom seni mutlu etmeyecek.
Bunu bir daha yapayım deme.
Doğru olanı yapın.
Lütfen onu yapma.
Bunu bir daha asla bu şekilde yapma!
- Devam et ve onu yap.
- Devam et ve bunu yap.
Onun söylediğini yap.