Translation of "Suureen" in Turkish

Tämä johtaa seuraavaan suureen eroavaisuuteen.

Ve bu diğer büyük farka yol açar.

Lapsi huusi apua suureen ääneen.

Çocuk yardım için bağırdı.

Hän huusi apua suureen ääneen.

Yardım için yüksek sesle bağırdı.

Pellolla olevaan suureen puuhun osui salama.

Alandaki büyük bir ağacı yıldırım çarptı.

Tomi kaiversi alkukirjaimensa koulun edessä olevaan suureen tammeen.

Tom okulun önündeki büyük meşe ağacına adının baş harflerini kazıdı.

Kun heidän johtajansa kuoli, he laskivat hänen ruumiinsa suureen hautaan.

Liderleri öldüğünde, onun vücudunu büyük bir mezara yerleştirdiler.

Nuoret teini-ikäiset ja parikymppiset miehet syyllistyvät suureen osaan rikoksista missä tahansa maassa.

Herhangi bir ülkedeki suçun büyük kısmı 10' lu 20' li yaşlardaki genç erkekler tarafından işlenmektedir.