Examples of using "Pudotus" in a sentence and their turkish translations:
Vay canına, devasa bir şelale var!
Burada büyük bir uçurum var.
Vay canına, devasa bir uçurum.
Burada bir çukur var. Çok dikkat et.
kayanın halatı bir anda koparması. O zaman bu bir ölüm düşüşü olur!
Sorun şu ki sonunu göremiyorum ve bu her zaman tehlikelidir.
Sorun şu ki sonunu göremiyorum ve bu her zaman tehlikelidir.
Ne kadar derin olduğunu bile göremiyorum. Bu tür tünellerin tehlikeli yanı budur.
Burası dik bir uçurum, dümdüz. Muhtemelen 45 metreden fazladır.
Buranın 15 metreden fazla olup olmadığından emin değilim. Ne düşünüyorsunuz?