Examples of using "Parhaillaan" in a sentence and their turkish translations:
Şu anda İsviçre Alpleri'nin üzerinde uçuyorum.
- O yiyor.
- O yemek yiyor.
Onlar sadece şu anda yemek yiyorlar.
Daha iyi bir iş arıyor.
Bu plan şu anda inceleniyor.
Tom okuyor.
Tom kitap okuyor.
Tom aperitif yiyor.
O bir resim çiziyor.
Bu çocukla konuşmaya çalışan kadın bir öğretmen.
O şimdi öğle yemeği yiyor.
- Tom TV izliyor.
- Tom televizyon seyrediyor.
Gelecek tatilimi planlıyorum. Belki ailem ve arkadaşlarımla Disneyland'a gideceğim. Bunun için ne kadar para biriktirmeliyim?