Examples of using "Parempaa" in a sentence and their turkish translations:
Daha iyi bir şeyimiz var.
Piknik yapmak için daha iyi bir yer düşünemedim.
Daha iyi bir iş arıyor.
Aşk seksten daha iyidir.
- Tom bundan daha iyisine layıktı.
- Tom bundan daha iyisini hak etti.
Tom çocuklarına daha iyi bakmalı.
Yapacak daha iyi bir şeyin yok mu?
Tom'un Fransızcası benimkinden iyi.
Güne başlamanın daha iyi bir yolu yok.
Tom Mary'den daha iyi Fransızca konuşurdu.
Kendine daha iyi bakman gerek.
Gerçekten Boston bölgesinde daha iyi bir uzman bulamazsınız.
Daha iyi bir sözlüğe ihtiyacım var.
Tom bir garson olarak çalışıyor ama daha iyi bir iş arıyor.
Yazılım seks gibidir: parasız olunca daha iyidir.
Bu sadece kadınların daha çok, daha iyi cinsellik yaşamasıyla alakalı değil.
Tom Mary'den daha iyi Fransızca konuşur.
Yapacak daha iyi bir şeyim yok.
Hangisini daha çok seversin, beyaz şarap mı yoksa kırmızı şarap mı?