Examples of using "Nousta" in a sentence and their turkish translations:
yukarı çıkıp nefes alabilesin.
O erken kalkardı.
Amy ayağa kalkmak için çaba sarf etti.
O, yataktan çıkmak istemiyor.
Tom yataktan çıkmak istemedi.
Tom kalkmaya çalıştı ama kalkamadı.
Erken kalkmak onun alışkanlığıydı.
Yüzeydeki sıcaklık 62 dereceye ulaşabiliyor.
Tom hangi otobüse bineceğini bilmiyordu.
Dudakların mavi. Sudan çıkmalısın.
Tom bu kadar erken kalkmak zorunda değildi.
- Çok erken kalkmamalıydık.
- Çok erkenden kalkmamalıydık.
Ama sıcaklık cidden öldürücü. 62 dereceye ulaşabiliyor
Kuzey Amerika'da İngilizce'nin ana dil olmasına izin vermek için kaç tane Kızılderili dili öldü?
Kollarımı denge için kullanıyorum. Ayaklarımı da halata dolayıp kendimi yukarı itiyorum.
En yüksek ve en alçak seviyelerinin arasındaki fark 16 metreyi bulabilir. Gelgitler çekilirken arkalarında kayalık havuzları bırakır.
Otobüse nerede bineceğimi bilmiyordum.