Examples of using "Pystynyt" in a sentence and their turkish translations:
Cevap veremedim.
Göremedim.
Tom kendini kontrol edemedi.
ama kazancını değerlendirmeyi beceremedi.
Bir şey yapamadım.
Tom konuşamadı.
Tom konsantre olamadı.
Gözyaşlarıma engel olamadım.
Ne söylendiğini duyamadım.
- Gürültüden dolayı uyuyamadım.
- Gürültü yüzünden uykuya dalamadım.
Cazibeye direnemez.
Bunu yemeye çalıştım ama yiyemedim.
Tom kutuyu kaldıramadı.
Tom ona engel olamadı.
Tom kalkmaya çalıştı ama kalkamadı.
Tom bunu yapabilirdi.
Onu senin için yapamadım.
Tom öfkesini kontrol edemedi.
Tom duygularını kontrol edemedi.
Aktör repliğini hatırlayamadı.
Şirket ani değişiklerle başa çıkamadı.
Problemi henüz çözemedim.
Tom'a yardım etmek istesem bile yardım edemedim.
Az önce Tom'u inandıramadım.
O, çok hızlı koşamadı.
Tom sırrı kendine saklayamadı.
O artık kendini tutamadı.
Tom daha iyi Fransızca konuşabilseydi gerçekten nasıl hissettiğini herkese söyleyebilirdi.
O, gözyaşlarını durduramadı.
Kendimi ağlamaktan tutamadım.
O kadar korkmuştu ki konuşamadı.
Kızının dışarı çıkmasına engel olamadı.
O konuşamadı, çok kızgındı.
Tom ne olduğunu açıklayamadı.
Az önce Tom'a ulaşamadım.
Tom konsantre olamıyor gibi görünüyordu.
Uyuyamayacak kadar çok mutluydum.
Tom onu saklayacak iyi bir yer düşünemedi.
Yardım etmek istedim, ama bir şey yapamadım.
Onun gerçek doğasının ne olduğunu ona göstermeye çalıştım ama gösteremedim.
Tom Mary'yi eve geri gelmesi için ikna edemedi.
Tom daha fazla şey söylemek istedi ama söyleyemedi.
Fransızca konuşamadım.
Tom elektrikli konserve açacağını çalıştıramadı.
Tom onların ne hakkında konuştuklarını hatırlayamadı.
Tom eğer olabilseydi burada olurdu.
Tom kendisini savunamadı.
Tom bana Microsoft'a gerçekten güvenemediğini söyledi.
Çok sıcak olduğu için Tom uyuyamadı.
O, ağlamayı engelleyemedi.
Başbakan kabineyi kuramadı.
Tom duygularını gizleyemedi.
- Tom, otobüste uyuyamıyordu.
- Tom otobüste uyuyamadı.
Sabit diskime hâlâ format atamadım.
Tom kendini engelleyemedi.
Tom gülmekten kendini alamadı.
Tom hıçkırmayı durduramadı.
Tom cezalarını ödeyemediği için 200 dolar para cezasına çarptırıldı.
O bir gece kulübü müzisyeni olarak iyi bir geçim sağlayamadığı için tüm günlük bir işe girmek zorunda kaldı.
Birazcık daha sabırlı olsaydın yapbozu bitirebilirdin.
Tom daha fazla kendini kontrol edemedi.
- Gözyaşlarımı tutamadım.
- Kendimi ağlamaktan alamadım.
- Ağlamamak elimde değildi.
Tom haritada doğduğu yeri bulamadı.
İzlemekten kendimi alamadım.
Kendimi gülmekten alamadım.
- Ağlamama engel olamadım.
- Gözyaşlarımı tutamadım.
Tom evin etrafında koşan çocuklardan dolayı evde dinlenemedi.
Onun gülmekten başka çaresi yoktu.