Translation of "Lahjan" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Lahjan" in a sentence and their turkish translations:

- Olemme tuoneet sinulle lahjan.
- Olemme tuoneet teille lahjan.

Biz sana bir hediye aldık.

- Setäni antoi minulle lahjan.
- Enoni antoi minulle lahjan.

Amcam bana bir hediye verdi.

Annan sinulle lahjan.

Sana bir hediye vereceğim.

Ostin Tomille lahjan.

Tom'a bir hediye aldım.

- Tomi osti lahjan pojalleen.
- Tomi osti lahjan hänen pojalleen.

Tom oğlu için bir hediye aldı.

Ostin kullekin heistä lahjan.

Onların her birine bir hediye aldım.

Hän lähetti minulle lahjan.

- O bana bir hediye gönderdi.
- O bana bir hediye yolladı.
- Bana bir hediye göndermiş.

Myyjätär kääri lahjan minulle.

Tezgahtar kız hediyeyi benim için sardı.

Hän antoi meille lahjan.

O bize bir hediye verdi.

Haluan ostaa tyttöystävälleni lahjan.

Ben kız arkadaşıma hediye almak istiyorum .

Tom osti lahjan Marille.

Tom Mary için bir hediye aldı.

Tom lähetti Marille lahjan.

Tom Mary'ye bir hediye gönderdi.

Tomi osti lahjan tyttärelleen.

Tom kızı için bir hediye aldı.

Hän antoi minulle lahjan.

O, bana bir hediye verdi.

Haluan ostaa lahjan Tomille.

Tom için bir hediye satın almak istiyorum.

Minä ostan Tomille lahjan.

Tom için bir hediye alacağım.

Halusin antaa Tomille lahjan.

Tom'a bir hediye vermek istedim.

- Tommi hyväksyi kalliin lahjan Marilta.
- Tommi otti vastaan kalliin lahjan Marilta.

Tom Mary'den pahalı bir hediye kabul etti.

Hän unohti ostaneensa hänelle lahjan.

Ona bir hediye satın aldığını unuttu.

Olen jo antanut Tomille lahjan.

Tom'a zaten bir hediye verdim.

He antoivat minun valita lahjan.

Onlar bir hediye seçmeme izin verdiler.

Tom osti Marille kivan lahjan.

Tom Mary'ye güzel bir hediye aldı.

Hän antoi minulle ihanan lahjan.

O, bana harika bir hediye verdi.

Tomi osti pikku lahjan Marille.

Tom Mary'ye küçük bir hediye aldı.

Annoin hänelle lahjan kiitoksena hänen kiltteydestään.

Nezaketinin karşılığında ona bir hediye verdim.

Dan osti Lindalle kivan pienen lahjan.

Dan, Linda'ya güzel küçük bir hediye satın aldı.

Tomi sanoo, että hän haluaa ostaa lahjan Marille.

Tom Mary için bir hediye almak istediğini söylüyor.

Olen tulossa juhliisi ja tuon sinulle epätavallisen lahjan.

Partinize geliyorum ve sana alışılmadık bir hediye getiriyorum.