Examples of using "Jäänyt" in a sentence and their turkish translations:
Ben emekli oldum.
O yakalanmadı.
Neden Almanya'da kalmadın?
Tüy! Şuradaki dala takılmış.
Hiç asansörde sıkıştın mı?
Hiç para kalmamış gibi görünüyor.
O yakalanmadı.
- Ben asla yakalanmadım.
- Hiç enselenmedim.
Savaş sona erdiğinde, bir Teksaslı canlı bırakılmadı.
Hepsi gitti.
ama zehrin birazı derisinin altında kaldı, aynı acıyı defalarca yaşadı.
Neredeyse bir araba tarafından eziliyordum.
Neredeyse bir araba tarafından çarpılıyordum
Bir araba tarafından ezilmekten kıl payı kurtuldum.
Neredeyse araba beni ezecekti.