Examples of using "Häneen" in a sentence and their turkish translations:
- Ona güveniyorum.
- Ona güvenirim.
Ona inanıyorum.
Ona âşık oldum.
Onu nasıl tanıdın?
Ona güvenebilirsiniz.
O güvenilir olabilir.
Sen ona tamamen güven.
Ona olan güvenimi kaybettim.
Onlar ona bakıyorlardı.
Ona aşık mısın?
Tom ona güveniyordu.
Tom ona güveniyor.
Ona güvenme.
Onu nasıl tanıdın?
Biz ona güveniyoruz.
Onu nasıl tanıdın?
Kesinlikle ona güvenebilirsiniz.
İlk görüşte ona âşık oldu.
Ona hep güvendim.
Ona daha önce rastladın, değil mi?
Ona hala aşık mısın?
Ona güvenilemez.
- Onu gerçekten seviyorum.
- Onu ölümüne seviyorum.
Onu görmezden geldim.
Ona inanıyorum.
O doğruca ona baktı.
Kral ilk başta ondan memnundu.
Ona güvenmemelisin.
Ona göre, çok elverişsizim.
Zaman zaman, ona güvenemiyorum.
O, ona tamamen aşık oldu.
Ben ona âşığım.
Bir sorun olması durumunda her zaman ona güvenirim.
Onunla tanışmış olmak büyük bir onur.
Ona güven. O konuyla ilgili bir uzman.
Asla ona aşık değildim.
Onu etkilediğimi düşünüyorum.
Tom'u sevmiyorum ve ona güvenmiyorum.
Ona inanma. O çok ikiyüzlüdür.
Ona güvenebileceğimden emin değilim.
Tom yine incinmekten korkuyordu.
Tom bizi hep aldattı; ona güvenmiyorum.
Onu ne kadar çok tanırsam onu o kadar çok severim.
Ona âşık olup olmadığımdan emin değilim.
- Ona güvenebilirsin. Sana asla ihanet etmeyecektir.
- Ona güvenebilirsin. Seni yarı yolda bırakmaz.
Ondan hoşlanıyorum fakat aynı zamanda ona gerçekten inanmıyorum.
Ben ona aşık değilim. Biz sadece iyi arkadaşız.
Bir filozofun uzun, beyaz bir sakalı yoksa ben ona güvenmem.
Onunla iletişim kurmaya çalıştığımda Pamela evde olmalıydı fakat telefona cevap vermedi.