Translation of "Dan" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Dan" in a sentence and their turkish translations:

- Minun nimeni on Dan.
- Nimeni on Dan.

Benim adım Dan.

Dan on kielitieteilijä.

Dan bir dilbilimci.

Dan kuoli ampumahaavaan.

Dan, kurşun yarasından öldü.

Dan vaiensi koirat.

Dan köpekleri yatıştırdı.

Dan puhui potaskaa.

Dan küfürlü konuşuyordu.

Hyvää yötä, Dan.

İyi geceler, Dan.

Dan tapasi Lindan hautausmaalla.

Dan, Linda'yla mezarlıkta buluştu.

Dan kävi ansioituneen musiikkikoulun.

Dan prestijli bir müzik okuluna başladı.

Dan jätti viulunsa kouluun.

Dan kemanını okulda bıraktı.

Dan pidätti Lindan pizzeriassa.

Dan bir pizza salonunda Linda'yı tutukladı.

Dan tykkää kiusata tulokkaita.

Dan yeni üyelere sataşmayı sever.

Dan on sananvapauden puolella.

Dan ifade özgürlüğü yanlısıdır.

Dan tunsi syyllisyyttä Lindan kuolemasta.

Dan, Linda'nın ölümü konusunda kendini suçlu hissetti.

Onko Dan halannut ketään viimeaikoina?

Dan son zamanlarda birine sarıldı mı?

Dan osti Lindalle kivan pienen lahjan.

Dan, Linda'ya güzel küçük bir hediye satın aldı.

Dan kannattaa kirkon ja valtion erottamista.

Dan, kilise ve devletin birbirlerinden ayrılmasını savunur.

Dan vakuutti Lindan palaamaan kanssaan Lontooseen.

Dan Linda'yı onunla birlikte Londra'ya dönmesi için ikna etti.

Dan menetti hermonsa, haukkui Lindaa ja lähti.

Dan öfkesini kaybedip Linda'ya hakaret etti ve ayrıldı.

Dan ja Linda eivät edes harrastaneet seksiä.

Dan ve Linda seks yapmadılar bile.

DAN MITRIONE MURHATTU He valtasivat kaupunkeja, ryöstivät aseita, pankkeja...

DAN MITRIONE BUGÜN ÖLDÜRÜLDÜ Kentleri işgal edip cephanelikleri, bankaları...

Dan ei aikonut jättää Lindaa ja hänen lapsiaan rauhaan.

Dan, Linda ve çocuklarını yalnız bırakmayı tasarlamadı.

Tom on pitempi kuin Dan, mutta Tim on ryhmän pisin.

Tom, Dan'dan daha uzun boylu ama Tim gruptaki en uzun boylu adam.