Examples of using "Squash" in a sentence and their turkish translations:
Duvar tenisi oynarım.
Squash oynar mısın?
Bu kabak kavun gibi kokuyor.
Kabak çorbasını sever misin?
Bir ara birlikte duvar tenisi oynamalıyız.
Ben sinekleri kitabım ile ezemem.
Yemek yapmadan önce, tereyağlı kabak kavun gibi kokar.
Bizim kabak, domates, salatalık, havuç, bamya ve patatesimiz var.
Annem bugün eve en tuhaf şekilli balkabağını getirdi.
Popülerliklerine rağmen, kriket ve duvar tenisi Olimpik sporlar değildir.
Yabani havuç, kabak, havuç, bezelye ve tatlı patates nişastalı sebzeler olarak kabul edilmektedir.
Balkabağı, iyi bir manganez, potasyum ve A, C ve E vitaminleri kaynağıdır.