Translation of "Sadiq" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "Sadiq" in a sentence and their turkish translations:

"Your name is...?" "Fadil Sadiq."

"Senin adın...?" "Fadıl Sadık."

Fadil lived on Sadiq street.

- Fadıl, Sadık caddesinde yaşıyordu.
- Fadıl, Sadık caddesinde oturuyordu.

Dr. Sadiq checked on the patients.

Dr. Sadık hastaları kontrol etti.

Detective Sadiq investigated the baby deaths.

Dedektif Sadık bebek ölümlerini soruşturdu.

Fadil was admitted to Sadiq medical center.

- Fadıl, Sadık tıp merkezine kabul edildi.
- Fadıl, Sadık tıp merkezine yatırıldı.

Dr. Sadiq found arsenic in Layla's vomit.

Dr. Sadık, Leyla'nın kusmuğunda arsenik buldu.

The team included forensic pathologist Fadil Sadiq.

Ekip, adli patolog Fadıl Sadık'ı da içeriyordu.

Are you Jamal Sadiq? I'm a big fan!

Jamal Sadiq siz misiniz? Ben büyük bir hayranım!

The only doctor on duty is Jamal Sadiq.

Görevde olan tek doktor Jamal Sadiq'tır.

I notified Mr. Sadiq. He's on his way.

Bay Sadıq'a haber verdim. O yolda.

This is the true story of Fadil Sadiq.

Bu, Fadıl Sadık'ın gerçek hikayesidir.

Dr. Sadiq was a superstar in the community.

Dr. Sadık toplulukta bir süper yıldızdı.

The murder of Fadil Sadiq puzzled the investigators.

Fadıl Sadık'ın öldürülmesi araştırmacıları hayrete düşürdü.

The victim was identified as 22-year-old Fadil Sadiq.

Kurban 22 yaşındaki Fadıl Sadık olarak tanımlandı.

Dr. Sadiq admitted later he had no idea what caused that death.

Dr. Sadık o ölüme neyin neden olduğu hakkında hiçbir fikri olmadığını daha sonra itiraf etti.

I'm really sorry if I caused you any problems or sorrows with Mr. Sadiq.

Bay Sadiq ile ilgili herhangi bir sorun ya da üzüntü yarattığım için gerçekten üzgünüm.