Examples of using "Purse" in a sentence and their turkish translations:
O benim çantam.
desteklemeye başladılar.
Mary'nin çantası nerede?
Cüzdanını kaybetme.
Mary çantasını tuttu.
Çantamı unuttum.
Cüzdanımı kaybettim.
- O, kendi cüzdanını kaybetti.
- O, çantasını kaybetti.
Kendi çantasını yakaladı.
Bu sizin çantanız mı?
Tom cüzdanımı çaldı.
Tom, Mary'nin cüzdanını çaldı.
- Çantasını yanlış yere koydu.
- O, çantasını yanlış yere koydu.
Çantanız açık.
Mary çantasını kaybetti.
Tom Mary'nin cüzdanını buldu.
Sami, Leyla'nın para çantasını çaldı.
Onun kılıçları ve parası var.
Çantamı geride bıraktım.
Çantanı buldun mu?
Bunu çantana koy.
Çantamı gördün mü?
Mary çantasına uzandı.
Mary çantasına baktı.
O ipek bir çanta taşıdı.
Benim çantam yok.
Bunu cüzdanında taşı.
Mary çantasını karıştırdı.
Bir adam cüzdanımı çaldı.
Ben çantamı tekrar kaybettim.
Bu çantanın içinde ne var?
Mary bir çanta taşımaz.
O adam cüzdanımı çaldı.
Mary dün cüzdanını kaybetti.
Ben cüzdan taşımıyorum.
Cüzdanımı tutabilir misiniz?
O, benden çantamı çaldı.
Mary çantasıyla Tom'a vurdu.
Bunu onun çantasında buldum.
Cüzdanım soyuldu.
Cüzdanı bu çantaya boşalt.
Onun cüzdanını çaldılar.
O, çantasını aldı ve gitti.
Meryem, çantasını alıp gitti.
Tom Mary'nin cüzdanından para çaldı.
Bu çanta kağıttan yapılmıştır.
Cüzdanı ne zaman kaybettin.
Cüzdanınız benimkine benziyor.
Bayan Baker çantasını çaldırdı.
Leyla çantasını evde bıraktı.
Mary çantasını evde bıraktı.
Pasaportun cüzdanımda.
Sami, Leyla'nın çantasındaki mücevherleri gördü.
Adam benim cüzdanımı soydu.
Cüzdanımı kilisede unuttum.
Onun çantasında çok sayıda makale var.
Cüzdanımla ne yaptın?
- Anne çantasını bir çıtçıtla kapattı.
- Annem çantasını çat diye kapattı.
Mary çantasında biber gazı taşıyor.
Paramı bir cüzdana koydum.
Cüzdanımı kaybettim gibi geliyor.
Ben el çantası taşımayı sevmiyorum.
- Otobüste cüzdanımı çaldırdım.
- Cüzdanım otobüste çalındı.
Çanta üzerinde çok sayıda parmak izi vardı.
Mary çantasını masaya koydu.
Tom Mary'nin cüzdanından biraz para çaldı.
O, çantasını masanın altında buldu.
Mary çantasını çarparak masaya koydu.
Çantamı almayı düşünmedim.
Tom, Mary'nin el çantasında bir silah buldu.
Tom Mary'nin çantasından para aldı.
Mary çantasını arabasında bıraktı.
Mary çantasını yatağa attı.
Mary çantasını arabasında unuttu.
Tom tezgahta Mary'nin çantasını gördü.
Leyla parayı el çantasına koydu.
Çantanızı ve cep telefonunuzu bana verin.
Mary cüzdanını arabada unuttu.
Tom Mary'nin çantasını kanepenin altında buldu.
Mary çantasını masanın üzerine koydu.
Tom annesinin çantasından para çaldı.
Sami Leyla'nın çantasında uyku hapları buldu.
Cüzdanımı süpermarkette kaybetmiş olmalıyım.
Tom annesinin çantasından biraz para çaldı.
Otobüste cüzdanımı çaldırdım.
Cüzdanında çok şey taşırsın.
Mary çantasından cüzdanını çıkardı.
Mary çantasını mutfak masasına koydu.
Tom Mary'ye doğum günü için bir cüzdan aldı.
Mary çantasının çalındığını iddia etti.
Çantasını nerede kaybettiğini merak etti.
Dan kurbanın çantasının içeriğini inceledi.
Cüzdanımı aramama yardım eder misin?
Mary telefonunu çantasından çıkardı.
Sami kredi kartlarıyla dolu bir çanta buldu.
Çantamı anne babanın evinde unuttum.