Translation of "Planting" in Turkish

0.235 sec.

Examples of using "Planting" in a sentence and their turkish translations:

We're planting seeds.

Biz tohum ekiyoruz.

- I'm planting a tree.
- I am planting a tree.

Ağaç dikiyorum.

We were planting trees.

Biz ağaç dikiyorduk.

What are you planting?

- Ne dikiyorsun?
- Ne ekiyorsun?

Tom is planting flowers.

Tom çiçek dikiyor.

She is planting trees.

Ağaç dikiyor.

I'm not planting their trees.

Onların ağaçlarını dikmiyorum.

The peasants were planting rice.

Köylüler pirinç ekiyorlardı.

The farmers are planting barley.

Çiftçiler arpa ekiyor.

The farmers are planting rice.

Çiftçiler pirinç ekiyor.

The peasants are planting rice.

Köylüler pirinç ekiyorlar.

- I am planting beans in my garden.
- I'm planting beans in my garden.

Bahçemde fasulye ekiyorum.

I am planting an orange tree.

Ben bir portakal ağacı dikiyorum.

She's in the garden planting roses.

Bahçede gülleri dikiyor.

She's planting flowers in the garden.

Bahçede çiçek dikiyor.

Tom is planting flowers in the garden.

Tom bahçeye çiçek ekiyor.

Planting forests is good for the environment.

- Ormanların dikimi çevre için iyidir.
- Ormanların dikilmesi çevreye yarar sağlar.
- Ağaç dikilmesi çevre için iyidir.
- Ağaç dikilmesi çevre için yararlıdır.

Are you accusing me of planting evidence?

Beni delil yerleştirmekle mi suçluyorsun?

Spring is the season for planting trees.

Bahar ağaç dikimi mevsimidir.

Tom is in the garden planting corn.

Tom bahçede mısır ekiyor.

- Tom is planting trees.
- Tom plants trees.

Tom ağaç dikiyor.

She has been planting roses since 12 o'clock.

Saat 12'den beri o, güller ekiyor.

Johnny kept planting apple seeds for 46 years.

Johnny 46 yıl boyunca elma tohumlarını ekmeye devam etti.

My mother is busy planting flowers in the garden.

Annem bahçeye çiçek ekmekle meşgul.

Tom is planting a palm tree in his backyard.

Tom arka bahçesine bir palmiye dikiyor.

Tom felt tired after working all day planting corn.

Tom bütün gün mısır ekiminde çalıştıktan sonra yorgun hissetti.

My neighbor is planting new grass in his yard.

Komşum bahçesine yeni çim ekiyor.

One day our children will take over our paddy planting.

Bir gün bizim çocuklar bizim çeltik ekimini devralacak.

The soil will have to be plowed before we start planting.

Biz ekime başlamadan önce toprağın sürülmüş olması gerekecek.

We hope to finish planting the field before the sun sets.

Biz güneş batana kadar, alanı ekmeği umuyoruz.