Examples of using "Origins" in a sentence and their turkish translations:
Kelime kökenleri beni büyüler.
Walt'ın Polonya kökenleri vardır.
Bu sözler son derece eski kökenli.
Birçok Hristiyan ritüelinin putperest kökenleri vardır.
Milliyetim Fransız ama Vietnam kökenliyim.
Olimpiyat oyunlarının kökenleri nedir?
Evrenin kökenleri nedir?
Hayatın kökenine dair çeşitli teoriler mevcut.
Bu insanların kökenleri belirsizdir.
10 bin tanesi Emirlerin Memlükleriydi ve 10 bini ise değişik kökenlerden gelen normal birliklerdi.
'Yedi Denizler' ifadesinin kökenleri eski zamanlara kadar izlenebilir.
Onun kökeninden dolayı, Kanada İngilizcesi hem Amerikan hem de İngiliz İngilizcesi ile ilgili özelliklere sahiptir.
Aslında dilin kökeni hakkında birçok teori vardır, ama hiç kimse gerçekten bilmiyor.