Translation of "Names" in Turkish

0.162 sec.

Examples of using "Names" in a sentence and their turkish translations:

Names, things.

İsimler, şeyler.

And chanting names.

ve zikir isimleri.

Please provide names.

Lütfen isimleri temin edin.

I want names.

Ben isimleri istiyorum.

No names, OK?

Ad yok, tamam mı?

- Their names escaped me.
- I couldn't remember their names.

Onların isimlerini hatırlayamadım.

Don't call him names.

Ona hakaret etmeyin.

I know your names.

İsimlerinizi biliyorum.

Tell me your names.

Bana adlarınızı söyleyin.

Tom didn't name names.

Tom isim vermedi

I can name names.

İsim verebilirim.

I need their names.

Onların isimlerine ihtiyacım var.

These received no names.

Bunlar hiç isim almadı.

These are the names.

Bunlar isimler.

Everyone knows our names.

Herkes isimlerimizi bilir.

Don't call Tom names.

Tom'a küfretme.

Everyone knows their names.

Herkes onların isimlerini biliyor.

What are their names?

Onların adları ne?

Tom knew our names.

Tom adlarımızı bildi.

What are your names?

İsimleriniz ne?

John called me names.

John bana küfretti.

Mary called me names.

Mary bana küfretti.

Tom called me names.

Tom bana küfretti.

Tom won't name names.

Tom isimleri vermeyecek.

I could name names.

Ben isim verebilirim.

Don't give any names.

Hiç isim verme.

What were their names?

Onların isimleri neydi?

Tell me their names.

Bana onların isimlerini söyle.

I forgot their names.

İsimlerini unuttum.

Sort these names alphabetically.

Bu isimleri alfabetik olarak sırala.

I won't name names.

İsim zikretmeyeceğim.

- I am constantly forgetting people's names.
- I'm constantly forgetting people's names.

İnsanların isimlerini sürekli unutuyorum.

- Tom has trouble remembering names.
- Tom has trouble remembering people's names.

Tom'un isimleri hatırlama sorunu var.

- Tom often mispronounces people's names.
- Tom often pronounces people's names incorrectly.

Tom genellikle insanların isimlerini yanlış telaffuz eder.

- Tom did not know their names.
- Tom didn't know their names.

Tom onların isimlerini bilmiyordu.

He often calls her names.

O, ona sık sık söver.

I'm always forgetting people's names.

- İnsanların isimlerini hep unutuyorum.
- Ben her zaman insanların isimlerini unutuyorum.

He has trouble remembering names.

Onun isimleri hatırlama sorunu vardır.

Tom is calling Mary names.

Tom Mary'ye köpek gibi kötü sözler söylüyor.

I don't know their names.

Onların isimlerini bilmiyorum.

Tom wrote down our names.

Tom isimlerimizi not etti.

The future has many names.

Geleceğin birçok adı vardır.

Learn these names by heart.

Bu isimleri ezbere öğren.

I know all their names.

Ben tüm isimlerini biliyorum.

I'm not good with names.

İsimlerle aram iyi değildir.

I'm prone to forget names.

İsimleri unutmaya eğilimliyim.

I am constantly forgetting names.

Sürekli olarak isimleri unutuyorum.

I always forget people's names.

Ben her zaman insanların isimlerini unuturum.

I didn't catch their names.

Adlarını anlayamadım.

I have trouble remembering names.

İsimleri hatırlama sorunum var.

I don't remember their names.

Onların isimlerini hatırlamıyorum.

The names are sorted alphabetically.

İsimler alfabetik olarak sıralanır.

She called him bad names.

O ona ağzına geleni söyledi.

She often calls him names.

O, ona sık sık ağzına geleni söyler.

He called her bad names.

Onu kötü isimlerle isimlendirdi.

What are your cats' names?

Kedilerinizin adı ne?

They called each other names.

Birbirlerine adları ile seslendiler.

He added a few names.

Birkaç isim ekledi.

What are your parents' names?

Ebevynlerinin adları ne?

I didn't know their names.

Onların isimlerini bilmiyorum.

I often forget people's names.

Sık sık insanların adlarını unutuyorum.

Do you know their names?

İsimlerini biliyor musun?

- I'm sorry I called you names.
- I'm sorry that I called you names.

Sana kötü sözler söylediğim için üzgünüm.

- I have thirteen names on my list.
- There are thirteen names in my list.

Listemde on üç isim var.

My entire family have palindromic names.

tüm ailem palindromik isimlere sahip.

The teacher mixed up our names.

Öğretmen bizim adlarımızı karıştırdı.

Tony did not know their names.

Tony onların isimlerini bilmiyordu.

I just can't memorize students' names.

Sadece öğrencilerin isimlerini ezberleyemiyorum.

He's not good at remembering names.

O, isimleri hatırlamada iyi değildir.

He hastily wrote down our names.

O acilen isimlerimizi not etti.

Mary is calling her sister names.

- Mary kız kardeşine köpek gibi kötü laflar söylüyor.
- Mary, kız kardeşine lakap takıyor.

Why are you calling Tom names?

Neden Tom'a köpek gibi kötü sözler söylüyorsun?

Let's not use our real names.

Gerçek adlarımızı kullanmayalım.

I don't want to name names.

İsim vermek istemiyorum.

I can't recall all their names.

Onların tüm isimlerini hatırlayamıyorum.

Tom isn't good at remembering names.

Tom isimleri hatırlamada iyi değil.

Their names are Tom and Ken.

Onların isimleri Tom ve Ken'dir.

We rarely come across big names.

Biz büyük isimlere nadiren rastlarız.

I always have trouble remembering names.

- İsimleri hatırlamakta hep zorlanırım.
- Ben her zaman isimleri hatırlamada sorun yaşarım.

I don't know all their names.

Tüm onların isimlerini bilmiyorum.

I can't remember all their names.

Onların tüm isimlerini hatırlayamıyorum.

I'm still learning my students' names.

Ben hala öğrencilerimin adlarını öğreniyorum.

The names are in alphabetical order.

İsimler alfabetik olarak sıralanmıştır.

Names are listed in alphabetical order.

İsimler alfabetik sıraya göre listelenmiş.

I'm not going to name names.

Ben isim vermeyeceğim.

Tom couldn't remember all their names.

Tom onların tüm isimlerini hatırlayamadı.

Tom didn't want to name names.

Tom isim vermek istemedi.

They didn't tell me their names.

- Bana isimlerini söylemediler.
- Onlar bana isimlerini söylemediler.

I didn't even know their names.

Onların isimlerini bile bilmiyordum.

They didn't even know our names.

Onlar bizim isimlerimizi bile bilmiyorlardı.

He didn't even know our names.

O bizim adlarımızı bile bilmiyordu.

She didn't even know our names.

O bizim isimlerimizi bile bilmiyordu.

We didn't even know their names.

Biz onların adlarını bile bilmiyorduk.

Their names are Tom and Mary.

- Onların isimleri Tom ve Mary'dir.
- Onların adları Tom ve Mary'dir.

I will tell you their names.

Onların adlarını sana söyleyeceğim.