Examples of using "Closer" in a sentence and their turkish translations:
O gittikçe daha yakına taşındı.
Tom yakınlaştı.
Tom yakınlaştı.
Yakınlaştık.
Yakından bak.
Yaklaş.
Tom yakınlaştı.
Biz yakınlaşıyoruz.
Yaklaşıyorsun.
Onlar yaklaştı.
Onu daha yakına getir.
Tom daha yakına taşındı.
Daha yakına yönel.
O yaklaşıyor.
Leyla daha yakın görünüyordu.
Tom daha yakın görünüyordu.
hatta daha çok yaklaşmalarını istiyorum.
- Bana yakın gel.
- Bana yaklaş.
Daha fazla yaklaşma.
Daha yakından bak.
Biraz daha yakına gel.
Yakınlaşabilir miyiz?
O daha da yakına eğildi.
Biraz yaklaş.
Biraz daha yaklaşabilir misin?
Tom yakınlaşıyor.
Ayak sesleri daha da yaklaştı.
Bana daha yakın sarıl, Tom.
Tom yaklaşıyor.
Tom Mary'ye yakın taşındı.
Dikkatimi vermeliydim.
- Sanırım yakınlaşıyoruz.
- Gittikçe yaklaştığımızı düşünüyorum.
Ben daha yakından bakmak istiyorum.
Ben ona herkesten daha yakınım.
Dreyfus'unkinden daha iyi bir eşleşme.
hiç beklemiyordum.
Küçük aileler birbirlerine yaklaşır.
Daha yakından göz atalım.
Daha yakından bakalım.
Biz her gün yakınlaştık.
- Yakınlaşmalısın.
- Yakınlaşmak zorundasın.
Biraz daha yakın olalım.
Tom daha yakından baktı.
Tom sessizce Mary'nin yanına sokuldu.
Tom biraz daha yakına taşındı.
O ona daha yakın taşındı.
Tom Mary'ye yakın taşındı.
O gerçekten yaklaşıyor muydu?
O, daha yakından bakmaya değer.
Ben daha yakından bakmak istiyorum.
Lütfen daha yakına gelme.
Tom ve Mary yakın büyüdüler.
Mary ona daha yaklaştı.
Kurtlar gittikçe yaklaşıyor.
- Sami yaklaştı.
- Sami yaklaşıyordu.
- O doğaya daha yakın yaşamak istiyor.
- Doğayla daha iç içe yaşamak istiyor.
birbirine doğru yaklaştıralım
köpek balıkları körfeze yaklaştı.
Yakınlaşıyoruz.
Sen dikkatini vermelisin.
Daha yakından bakmalısın.
Tom'a herhangi birinden daha yakınım
O onu biraz daha yakına çekti.
Tom yemeğe yakından baktı.
Şu andan itibaren dikkatle dinle.
Her zamanki olduğumuzdan daha yakınız.
Tom yardım etmek için yaklaştı.
Tom bana yaklaşmamı söyledi.
Ateşe daha yakın oturalım.
Tom yavaş yavaş Mary'ye yaklaştı.
Şu an her zamankinden daha da yakınız.
Ben ona daha yakından bakmak istiyorum.
ve daha yakından incelememizi hak ediyor.
- O, doğaya daha yakın yaşamak istiyor.
- Doğayla daha iç içe yaşamak istiyor.
Buna daha yakından bakalım.
Yakınlaşırsan, vururum seni.
Tom'a başka herhangi birinden daha yakınım.
Daha yakından bakacağım.
Gelecek senin düşündüğünden daha yakın.
Ben sana yaklaşmak istiyorum.
Neden daha yakından bakmıyorsun?
Keşke Tom bana daha yakın yaşasa.
Buna daha yakından bakalım.
Tom, ona daha yakından baktı.
Tom Mary'ye doğru biraz yaklaştı.
Tom, daha yakından bakmak için eğildi.
Ona daha yakından bakalım.
Leyla gerçeğe yaklaşıyor.
Sami'nin doğumu, Ferit ve Leyla'yı yakınlaştırdı.
Tom sandalyesini biraz yanaştırdı.
Ona yakından baktı.
Şu grafiğe yakından bir bakın.
Bu, sandığınızdan daha kısa bir sürede gerçek olabilir.
Hâlâ enkaza çok yakın olduğumuzu hissetmiyorum.
Cevapları ortaya yakın olanlar doğru ya da yanlıştan