Translation of "Camels" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "Camels" in a sentence and their turkish translations:

I like camels.

Ben develeri severim.

I love camels.

Ben develeri severim.

Camels have three eyelids.

Develerin üç göz kapağı vardır.

Why do camels hate horses?

Develer neden atlardan nefret ederler?

Layla knew everything about camels.

Leyla develer hakkındaki her şeyi biliyordu.

Layla was afraid of camels.

Leyla develerden korkuyordu.

Sami sells camels in Cairo.

Sami Kahire'de deve satar.

Tom and Mary rode on camels.

Tom ve Mary develere bindiler.

Camels are slightly slower than horses.

Develer atlardan biraz daha yavaştır.

Camels have either one or two humps.

Develerin bir ya da iki hörgücü vardır.

"Whose camels are these?" "They are Musa's."

"Bunlar kimin develeri?" "Onlar Musa'nın."

Camels are the ships of the deserts.

Develer çöl gemileridir.

Layla and Sami raised camels and sold them.

Leyla ve Sami develeri yetiştirip sattılar.

Layla taught Sami everything he knows about camels.

Sami'ye develer hakkında bildiği her şeyi Leyla öğretti.

Camels are often used to travel in the desert.

Develer genellikle çölde seyahat etmek için kullanılır.

Sick men were moaning on the backs of camels.

Bazı hasta adamlar develerin sırtında inliyordu.

Layla read every book she could find about camels.

Leyla, develer hakkında bulabildiği her kitabı okuyordu.

How many humps do camels have on their backs?

Develerin sırtında kaç tane hörgüç var?

Tom and Mary rode on camels through the desert.

Tom ve Mary çölde develere biniyorlardı.

A long train of camels was moving to the west.

Develerden oluşan uzun bir kervan batıya doğru ilerliyordu.

In the desert, camels are more important than cars for transportation.

Çölde, ulaşım için develer arabalardan daha önemlidir.

Layla grew up in Arabia and was very familiar with camels.

Leyla, Arabistan'da büyüdü ve develerle çok yakındı.

A caravan of fifty camels slowly made its way through the desert.

- Elli develi bir kervan, çölde yavaş yavaş ilerliyordu.
- Elli tane deveden oluşan bir kervan, çölde yavaş yavaş ilerledi.

It goes without saying that camels are very useful in the Middle East.

Develerin Orta Doğuda çok yararlı olduğunu söylemeye gerek yok.

The state of Israel is not a big desert where people get around on camels.

İsrail Devleti insanların develerle gezdiği büyük bir çöl değildir.