Examples of using "Acted" in a sentence and their turkish translations:
O garip davrandı.
O aptalca davrandı.
O aptalca davrandı.
Samimi davrandık.
Tom ilgili davrandı.
Tom aptalca davrandı.
Tom tek başına hareket etti.
Onlar sürpriz yaptılar.
Tom sarhoş davranıyordu.
Yalnız hareket ettim.
Aptalca hareket ettim.
Tom mantıksızca davrandı.
- Sami yalnız davrandı.
- Sami yalnız hareket ediyordu.
O, bir deli gibi hareket etti.
- İlaç hızlı bir şekilde çalıştı.
- İlaç hızlı bir şekilde etki etti.
Asker cesurca davrandı.
O akıllıca davrandı.
O, başkan olarak görev yaptı.
Ben içgüdüsel olarak hareket ettim.
Düşünmeden hareket ettim.
O, düşünmeden hareket etti.
Düşünmeden hareket etti.
Tom düşünmeden hareket etti.
Tom kesinlikle sarhoş gibi davrandı.
Tom akıllıca davrandı.
Tom bir başkan gibi davrandı.
Sami bu şekilde davranıyordu.
Tom ve Mary çocuk gibi davrandılar.
O, bana karşı dürüstçe davrandı.
O bir rehber olarak görev yapmıştır.
Onun tavsiyesi üzerine hareket ettim.
O oyunda rol yaptı.
Onlar bilgiye göre hareket ettiler.
O, bir aziz gibi davrandı.
O, sahnede oynadı.
O nasihatime göre davrandı.
Tom bir pislik gibi davrandı.
O benim rehberim olarak davrandı.
O bizim rehberimiz olarak hareket etti.
Tom rehberim gibi davrandı.
Tom bir bebek gibi davrandı.
Tom bir çocuk gibi davrandı.
Tom bir aziz gibi davrandı.
Tom bir deli gibi davrandı.
O kötü davrandığını biliyor.
O senin önerini etkiledi.
Sağduyulu davrandı.
İngilizler çok geç davrandı.
Dedektifler Tom'un yalnız hareket ettiğine inanıyorlardı.
Dedektifler, Tom'un yalnız hareket ettiğini söyüyorlar.
- Tom bambaşka biri gibi davrandı.
- Tom kendisinden beklenmeyecek şekilde davrandı.
Sami fantezilerini dışa vurdu.
Kendimi savunmak için harekete geçtim.
Sami asla agresif biçimde davranmadı.
Gerçek bir arkadaş farklı davranırdı.
Amy beklentisine göre davranmıştı,
Dr Beyaz bizim tercümanımız olarak görev yapmıştır.
Oyun iyi oynanmadı.
O, gerçek bir bebek gibi davrandı.
Benim tavsiyeme göre hareket ettiler.
Kendi çıkarına göre davrandı.
Tom korkuyor gibi davrandı.
Tom hiçbir şey olmamış gibi davranıyordu.
Bela Lugosi birkaç filmde oynadı.
Tom tek başına hareket ettiği konusunda ısrar etti.
Aptalca davrandığımdan utanıyorum.
Tom her şeyi biliyormuş gibi davrandı.
- Jim bütün gün çok garip davrandı.
- Jim, tüm gün çok tuhaf davrandı.
Olivier, Hamlet rolünü oynadı.
Onun utanç verici bir biçimde davrandıklarını söylediler.
Ben bir simültane tercüman olarak görev yaptım.
Tom gerçek bir bebek gibi davrandı.
Tom mükemmel bir beyefendi gibi davrandı.
Tom hiç bu kadar çılgınca davranmadı.
Mary korkmuş gibiydi.
Sami yaşlıymış gibi davrandı.
Korkmuş gibi davrandı.
Tom ve Mary çocuk gibi davrandılar.
Tom bir deli gibi davrandı.
Bir pislik gibi davrandığım için özür dilerim.
Onun tavsiyesi üzerine hareket etmeliydin.
Mike toplantının başkanı gibi davrandı.
Tom bir denizci rolü oynadı.
Ben toplantıda tercüman olarak görev yaptım.
O hastaymış gibi davrandı.
O birçok kez televizyonda oynadı.
O, Kral Lear rolünü oynadı.
O, yerin sahibiymiş gibi davrandı.
O, bir peri rolünü oynadı.
O hiçbir şey bilmiyormuş gibi davranıyordu.
- Tom o yere sahipmiş gibi davrandı.
- Tom mekânın sahibiymiş gibi davranıyordu.
Öğrenciler uygunsuz bir şekilde davrandı.
Nasıl davrandığımla gurur duymuyorum.
O, sanki bir şey bilmiyormuş gibi davrandı.
Onu tanımıyormuş gibi davrandım.