Translation of "Vriendin" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "Vriendin" in a sentence and their turkish translations:

- Hoe heet uw vriendin?
- Hoe heet je vriendin?

Kız arkadaşının adı ne?

- Ik ben Toms vriendin.
- Ik ben Tom zijn vriendin.

Ben Tom'un kız arkadaşıyım.

- Is dat Toms vriendin?
- Is dat Tom zijn vriendin?

O, Tom'un kız arkadaşı mı?

- Ben jij Toms vriendin?
- Ben jij Tom zijn vriendin?

Sen Tom'un kız arkadaşı mısın?

- Wie is Tom zijn vriendin?
- Wie is Toms vriendin?

Tom'un sevgilisi kim?

- Mijn vriendin is een Chinese.
- Mijn vriendin is Chinees.

Kız arkadaşım Çinli.

- Ken zoende Toms vriendin.
- Ken zoende Tom zijn vriendin.

Ken Tom'un kız arkadaşını öptü.

- Toms vriendin is Canadees.
- Tom zijn vriendin is Canadees.

Tom'un kız arkadaşı Kanadalı.

- Waarom heb je geen vriendin?
- Waarom heeft u geen vriendin?
- Waarom hebben jullie geen vriendin?

Niçin kız arkadaşın yok?

- Zij is mijn beste vriendin.
- Ze is mijn beste vriendin.

O benim en iyi arkadaşımdır.

Was mijn vriendin Melissa.

arkadaşım Melissa'ydı.

Hij heeft geen vriendin.

Hiç kız arkadaşı yok.

Laurie is mijn vriendin.

Laurie benim kız arkadaşım.

Mijn vriendin tennist niet.

Arkadaşım tenis oynamaz.

Ik heb een vriendin.

Bir kız arkadaşım var.

Ik wil een vriendin.

Bir kız arkadaş istiyorum.

Tom heeft een vriendin.

Tom'un bir kız arkadaşı var.

Zijn vriendin is Japans.

Onun kız arkadaşı Japon.

Ze is mijn vriendin.

O benim kız arkadaşım.

Mary is Toms vriendin.

Mary, Tom'un kız arkadaşıdır.

Is dat jouw vriendin?

O senin kız arkadaşın mı?

Jij bent mijn vriendin.

Benim arkadaşımsın.

Wie is jouw vriendin?

Kız arkadaşın kim?

Waar is jouw vriendin?

Kız arkadaşın nerede?

Maria is mijn vriendin.

Mary benim kız arkadaşım.

Waar is jullie vriendin?

Arkadaşın nerede?

Dit is mijn vriendin.

Bu benim kız arkadaşım.

Mijn vriendin is Canadees.

Kız arkadaşım Kanadalı.

Spreekt jouw vriendin Engels?

- Kız arkadaşın İngilizce konuşuyor mu?
- Kız arkadaşınız İngilizce konuşuyor mu?

Hoe heet uw vriendin?

Senin arkadaşının ismi ne?

Mijn vriendin is Chinees.

Kız arkadaşım Çinli.

Heeft Tom een vriendin?

Tom'un bir kız arkadaşı var mı?

Heb je een vriendin?

Bir kız arkadaşın var mı?

Mijn vriendin beledigde mij.

Kız arkadaşım bana hakaret etti.

Dat is haar vriendin.

Bu onun kız arkadaşı.

Is Maria jouw vriendin?

Mary senin kız arkadaşın mı?

Tom belde zijn vriendin.

Tom arkadaşına telefon etti.

Toms nieuwe vriendin is vegetarisch.

Tom'un yeni kız arkadaşı bir vejetaryen.

Ik wacht op mijn vriendin.

Kız arkadaşımı bekliyorum.

Zij was mijn eerste vriendin.

O benim ilk kız arkadaşımdı.

Was zij niet jouw vriendin?

O senin kız arkadaşın değil miydi?

Ze is mijn beste vriendin.

O benim en iyi arkadaşım.

Tatoeba is niet mijn vriendin.

Tatoeba benim kız arkadaşım değil.

Mijn ouders kennen mijn vriendin.

Ailem kız arkadaşımı tanıyor.

Zij is niet mijn vriendin.

O, kız arkadaşım değil.

Ik ben niet jouw vriendin.

Ben senin kız arkadaşın değilim.

Ik heb geen vriendin nodig.

Bir kız arkadaşa ihtiyacım yok.

Ik wil je vriendin zijn.

Ben senin arkadaşın olmak istiyorum.

Mijn vriendin is erg jaloers.

Benim kız arkadaşım çok kıskanç.

Houdt jouw vriendin van bloemen?

Kız arkadaşın çiçekleri sever mi?

Deze meid is mijn vriendin.

O kız benim sevgilim.

Maria is niet mijn vriendin.

- Mary benim sevgilim değil.
- Mary benim kız arkadaşım değil.

Ik heb al een vriendin.

Zaten bir kız arkadaşım var.

Waar is jouw vriendin, Tom?

Kız arkadaşın nerede, Tom?

Ik mag je vriendin niet.

Kız arkadaşını sevmiyorum.

Mijn vriendin kan goed dansen.

Benim kız arkadaşım iyi dans edebiliyor.

Mijn nieuwe vriendin is Chinees.

Yeni kız arkadışım Çinli.

Jij bent niet mijn vriendin.

Sen benim kız arkadaşım değilsin.

Hij heeft een nieuwe vriendin.

Onun yeni bir kız arkadaşı var.

Ik heb je vriendin ontmoet.

Ben senin kız arkadaşınla karşılaştım.

Mijn vriendin is een actrice.

Kız arkadaşım bir aktristir.

Ze was mijn beste vriendin.

O benim en iyi arkadaşımdı.

Zij was zijn nieuwe vriendin.

O, onun yeni kız arkadaşıydı.

Tom heeft een nieuwe vriendin.

Tom'un yeni bir kız arkadaşı var.

Maria is mijn ex-vriendin.

Mary benim eski kız arkadaşım.

Mijn vriendin komt uit Boston.

Kız arkadaşım Bostonlu.

Ik heb een vriendin nodig.

Bir kız arkadaşa ihtiyacım var.

Is dat jouw nieuwe vriendin?

O senin yeni kız arkadaşın mı?

Mijn beste vriendin danst goed.

En iyi arkadaşım gerçekten iyi dans ediyor.

Isabela was mijn eerste vriendin.

Isabela benim ilk kız arkadaşımdı.

Beschouw me als je vriendin.

Beni senin arkadaşın olarak düşün.

Maria was mijn eerste vriendin.

Mary benim ilk kız arkadaşımdı.

Ik heb een nieuwe vriendin.

Yeni bir kız arkadaşım var.

Zij is mijn mooiste vriendin.

O benim en güzel arkadaşım.

Mijn vriendin heeft 3 tepels.

Kız arkadaşımın 3 memesi var.

Mijn eerste vriendin was Canadees.

İlk kız arkadaşım Kanadalıydı.

Tom heeft een andere vriendin.

Tom'un başka bir sevgilisi var.

Sami belde zijn ex-vriendin.

Sami eski kız arkadaşını aradı.

- Toms vriendin dreigde hem te verlaten.
- Toms vriendin dreigde ermee hem te verlaten.

Tom'un kız arkadaşı, ondan ayrılmakla tehdit etti.

- Mijn ouders keuren mijn vriendin af.
- Mijn ouders vinden mijn vriendin niet goed genoeg.

Ebeveynlerim kız arkadaşımı onaylamıyorlar.

Toms nieuwe vriendin is best aantrekkelijk.

Tom'un yeni kız arkadaşı oldukça çekicidir.

Ik zal nooit jullie vriendin zijn.

Asla seninle arkadaş olmayacağım.

Ik ben gelukkig met mijn vriendin.

Kız arkadaşım ile mutluyum.

Mijn vriendin was aan het huilen.

Kız arkadaşım ağlıyordu.

Mijn vriendin is aan het huilen.

Kız arkadaşım ağlıyor.

Tom gaat met zijn vriendin winkelen.

- Tom arkadaşlarıyla alışveriş yapacak.
- Tom arkadaşlarıyla alışveriş yapmaya gidiyor.

Jim is smoorverliefd op zijn vriendin.

Jim kız arkadaşını çok seviyor.