Examples of using "Haven" in a sentence and their turkish translations:
Bizim gemi limana yaklaştı.
Gemiler limana vardı.
Kobe, limanı ile ünlüdür.
Birçok yat limandadır.
Gemi şimdi limandadır.
Limanda birçok gemi var.
- Limanda birçok gemi gördük.
- Limanda çok gemi gördük.
Onlar büyük Belçika limanı Antwerp'i ele geçirdiler.
Bana limana giden yolu gösterir misiniz?
- Gemi tekrar dönmemek üzere limandan ayrıldı.
- Gemi, tekrar görülmemek üzere limandan ayrıldı.
Hafta sonları arabayla Nagoya Limanı'na giderlerdi.
İlk olarak Valparaíso'daki İspanyol limanını vurdu. Oradan Şilili altını ve şarabı çaldı.