Translation of "يوصف" in Turkish

0.002 sec.

Examples of using "يوصف" in a sentence and their turkish translations:

‫يوصف في كثير من الأحيان‬ ‫بالشيطان والأرواح الشريرة.‬

Şeytani ve kötü ruhları çağrıştırıyorlar.

العبادي وجاء مكانه عادل عبدالمهدي الذي يوصف بانه مقربٌ

Abadi gitti ve yerine geldi , Çin'in dostu İran'a çok

لقد كان الحماس الذي قدمه لي سباق السيارات لا يوصف.

bana yaşattığı adrenalin muhteşemdi.

متلازمة باريس هي نوع من الصدمة الحضارية. إنه مصطلح نفسي يوصف به الأجانب الذين يبدأون العيش في باريس، مجذوبين إلى صورة المدينة بوصفها مركزًا للموضة، ثم لا يستطيعون الاندماج جيدا مع التقاليد والثقافة المحليين، فيفقدون توازنهم العقلي وتظهر عليهم أعراض قريبة من الاكتئاب.

Paris sendromu bir tür kültür şokudur. Şehrin moda merkezi imgesine kapılıp Paris'te yaşamaya başlayan, sonrasında yerel adetlere ve kültüre iyi uyum sağlayamayıp, zihinsel dengesini yitiren ve depresyona yakın belirtiler gösteren yabancıları tanımlamak için kullanılan psikiyatrik bir terimdir.