Translation of "منزلي" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "منزلي" in a sentence and their turkish translations:

منزلي كبير.

- Evim büyüktür.
- Benim evim büyük.

تعال إلى منزلي.

Evime gel.

يتطلب جهدًا وواجب منزلي.

çaba ve ödev ister.

عندما عدت إلى منزلي،

Eve geldiğimde

توجد حديقة خلف منزلي .

Evimin arkasında bir bahçe var.

- هذا بيتي.
- هذا منزلي.

- Bu benim evim.
- Bu benim evimdir.
- Burası benim evim.

اندلع حريق قرب منزلي.

Evimin yakınında bir yangın çıktı.

أريد منك مغادرة منزلي.

Ben evimi terk etmeni istiyorum.

هذان روبوتان يعيشان في منزلي.

Evimde yaşayan iki robot var.

هناك كنيسة بالقرب من منزلي.

Evimin yanında bir kilise var.

تبا، أين وضعت مفاتيح منزلي؟

Kahretsin, lanet olası ev anahtarlarını nereye koydum?

توجد بعض المحلات قرب منزلي.

Evimin yanında birkaç dükkân var.

عندما وقفت هناك في طرقة منزلي،

Dairemin kapı eşiğinde dururken

أنني لا أملك أقلام رصاص في منزلي لتأدية الواجبات."

Evde ders çalışacak kalemim yok."

آمل أن يتوقف توم عن ركن سيارته أمام منزلي.

Keşke Tom arabasını evimin önüne park etmeyi bıraksa.

- بيتك أكبر من بيتي ثلاث مرات.
- منزلك أكبر من منزلي بثلاث مرات.

Senin evin benimkinden üç kat daha büyük.

توجد غرفة المعيشة في الطابق الأرضي من منزلي الجديد بينما غرفة النوم في الطابق الأول.

Yeni evimde oturma odası zemin katta ve yatak odası birinci katta.

أفكر في التسوق في منزلي الآن ولا يمكنني العثور على سوق أذهب إليه. لأنها ليست آمنة.

Şu an ben evime alışveriş yapmayı düşünüyorum ve gidebilecek bir market bulamıyorum. Güvenli değil çünkü.