Translation of "ظننت" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "ظننت" in a sentence and their turkish translations:

ظننت توم ميّتا.

Tom'un öldüğünü sandım.

ظننت أنّك أقنعته.

Onu ikna ettiğini sanıyordum.

أو هذا ما ظننت.

Belki de öyle olduğunu düşündüm.

ظننت أنّها فكرة رائعة.

Bunun harika bir fikir olduğunu düşündüm.

لسذاجتي، ظننت أن بإمكاني الاختيار.

Tabii çocukluk saflığımla birinden birini seçeceğimi zannettim.

ظننت أنني لن أحادثهم ثانيةً.

Onlarla bir daha asla konuşmayacağımı düşündüm.

ظننت أن لتوم شعرا أحمر.

Tom'un kızıl saçları olduğunu düşündüm.

وما ظننت أنه توترات المراهقة الطبيعية

Bunun normal bir ergenlik kaygısı olduğunu sandım

ظننت بأني كنت هناك لعملي الجيّد.

Kendi başarılı işlerim yüzünden orada olduğumu sanıyordum.

‫في البداية، ظننت...‬ ‫أنها تصطاد السمك.‬

İlk başta, balık avlayacağını düşündüm.

ظننت أننا لن نذهب إلى هناك.

Oraya gitmeyeceğimizi düşündüm.

ظننت أنك لا تؤمن بوجود الأشباح.

Hayaletlere inanmadığını sanıyordum.

ظننت أنك قلت بأنك لن تأتي.

Gelmediğini söylediğini düşündüm.

ظننت أنه لم يكن أحد في المطبخ.

Mutfakta kimsenin olmadığını düşündüm.

- ظننت أنه سيكون هنا.
- ظننته سيكون هنا.

Onun burada olacağını sanıyordum.

في الواقع ظننت في حينها أنها إجابة حاذقة.

O zamanlar bunun zekice bir cevap olduğunu sanıyordum.

وكوني أستاذ في الجامعة ظننت أنني بلغت القمة،

Üniversitede görev yapan bir profesör olarak

لقد تناولنا هذا الأمر، فقد ظننت أني سأخسر عملي،

bunu aşmıştık, işimi kaybedeceğimi düşündüm

لإنني ظننت إذا استطاعوا إيجاد طريقة للهروب من الكراهية

çünkü onlar nefretten arınmayı başarabilmişlerse geri kalanımız da

بفضلك أنتِ، ظننت أني أريدك أن تعرفي أنني انتمي.

Sana ait olduğumu bilmeni isterim.