Translation of "طريقها" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "طريقها" in a sentence and their turkish translations:

ضلّت طريقها.

Ona yolunu kaybetti.

‫لكن اليوم، طريقها مسدود.‬

Fakat günümüzde yolları üzerinde engeller var.

تشق طريقها بسهولة نحو منظر مذهل.

hiç yorulmadan yolunu bulduğu efsanevi bir manzara değildi.

فحيث تجد فضلاتك طريقها بالتدفق في المجاري

atıklar bir tünele aktarılıyor

وقفت على قدميها بشكل مؤلم وشقت طريقها الى دورة المياه

acı içinde ayağa kalktı ve kabinlerden birine girdi.

‫وهي تشق طريقها عبر الوديان.‬ ‫وهذا يجعل من اتباعها أمراً جيداً‬

Kesilir ve yollarını vadileri oyarak açarlar. Bu takip etmek için iyidir,

يمكن للقوات الفرنسية التي يفوق عددها في طريقها أن تفعل تتراجع فقط.

Yollarındaki sayıca fazla Fransız kuvvetleri sadece geri çekilin.

حتى يصبح رئيسٌ للبلاد في الوقت الذي كانت فيه اسماء تخط طريقها

o Asma uzakta fikrini reddetti babasının gözleri İngiliz gazeteleri tarafından açıklanan