Examples of using "طبقة" in a sentence and their turkish translations:
Kabukları soyalım.
Sami alt sınıftan geliyor.
devasa bir topu çevreleyen narin bir şey.
buzlu nesneler bulunduran aslında bir katman
Taze bir kar tabakası caddeyi kapladı.
Peki, bunu deneyelim. Kabukları soyalım.
Altımda çimentodan zeminde yapışkan bir film vardı,
Golf topunun etrafında koruyucu bir türbülans tabakası oluşturur.
Leyla alt sınıf bir kasabadan geldi.
Gölün üzerinde ince bir buz tabakası vardı.
Memlükler genç yaşlardan beri savaşmak için yetiştirilen köle kökenli bir toplumdu.