Translation of "ضغط" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "ضغط" in a sentence and their turkish translations:

وتتحمل ضغط الرياح والمطر والرطوبة،

metrelerce seyahat edebilmesi gerekir

أيمكنك التحقق من ضغط الإطار؟

Lastik basıncını kontrol eder misin?

اسمح لي أن أقيس ضغط دمك.

Tansiyonunu ölçmeme izin ver.

ويؤدي إلى ارتفاع ضغط الدم واكتئاب أعلى

Bu yüksek tansiyona, ileri seviyede depresyona neden olabilir.

اختنقت تحت ضغط هذه العيون التقييمية عليّ.

Değerlendiren gözlerin baskısı altında tıkandım.

لن يكون على الذكور ضغط في إثبات رجولتهم.

erkekliklerini kanıtlama baskısı altında yaşamayacak.

سواء كانت حالات طارئة أو مجرد ضغط يومي.

acil ya da günlük stres olmasına göre değişebilir olarak gösteriliyor.

التي تستطيع باستمرار أن تستقبل وترسل ضغط دمك عبر الإنترنت.

radar bazlı tansiyon aletlerinin prototipleri var.

‫ولكنك أحسنت عملاً اليوم.‬ ‫اتخذت بعض القرارات الجيدة، أغلبها تحت ضغط.‬

Ama bugün çok iyiydiniz. Yoğun baskı altında bile çok iyi kararlar verdiniz.

المنحدرات الجبلية، مع الحفاظ على تراجع القتال تحت ضغط المغول المتزايد

ve dağ eğimlerinden geçerkende Moğol baskısına dayanıp savaşarak geri çekiliyorlardı.

تحت ضغط هائل لهبوط رائد فضاء على القمر بحلول نهاية العقد ،

On yılın sonunda Ay'a bir astronot indirmek için muazzam bir baskı altında, NASA

عند الإطلاق ، تم ضغط الكبسولة بمزيج أكثر أمانًا من الأكسجين والنيتروجين.

Fırlatıldığında, kapsül daha güvenli bir oksijen-nitrojen karışımı ile basınçlandırıldı.

- لم يتمكّن المحقّقون من إيجاد من أطلق النّار.
- لم يتمكّن المحقّقون من إيجاد من ضغط على الزّناد.

Araştırmacılar, tetiği kimin çektiğini bulamadılar.