Translation of "سن" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "سن" in a sentence and their turkish translations:

اسأل طفل في سن السادسة و لا تسأل بالغا في سن الستين.

Altmış yaşındaki birine değil altı yaşındaki birine sorun.

Royal في سن 16 عامًا.

Régiment Royal'e kaydoldu.

سيتقاعد أبي في سن الستين.

Babam altmış yaşında emekli olacak.

وكان ذلك في سن الثالثة فقط.

Üstelik sadece 3 yaşındayken.

ذهب إلى الجيش في سن 35

35 yaşında askere gitti

عندما يكون ابنه في سن الكلية

oğlu üniversite okuma çağına geldiğinde ise

متابعة المزاج والأذى في سن مبكرة

küçük yaşlarda huysuzluk ve yaramazlık peşinde

أصبح رئيسا للشركة في سن الثلاثين.

Otuz yaşında şirkete müdür oldu.

ويلعب سن اليأس دورًا رئيسيًا عند النساء.

ve menopoz, kadınlarda kilit bir rol oynuyor.

كلما استطعنا تكسير الطابوهات حول سن اليأس،

menopoz konusundaki bu tabuları daha çabuk yıkmamız,

بام : تبدين صغيرة في سن كم عمرك ؟

Pam: Sesin çok genç geliyor. Kaç yaşındasın?

أبنائي اليوم في سن الثالثة والخمسة أشهر،

Çocuklarım artık üç yıl beş aylık

يؤلمني سن العقل في أعلى يمين أسناني.

Üst sağ yirmilik dişim ağrıyor.

في أي سن بدأت عندك الدورة الشهرية؟

İlk adetinizi hangi yaşta yaşadınız?

- كم عمر ابنك؟
- كم يبلغ سن ابنك؟

Oğlunuz kaç yaşında?

ما يهم أكثر هو أنهن كُن في سن اليأس.

Asıl önemli olan şey, menopozda oldukları gerçeğiydi.

ولا يخفى أن المراهقين من سن 13 إلى 18

13 ila 18 yaş arasındaki ergenlerin çocuk ve yetişkinlere göre

كل شهر، يصل 10 مليون شاب إلى سن العمل.

Her ay, 10 milyon genç çalışma yaşına geliyor.

أو في سن تتناسب مع العمل بحلول عام 2030.

veya yaşına uygun bir işte çalışsın istiyoruz.

برمجتُ أول لعبة حاسوب لي في سن الثانية عشر.

Ben ilk bilgisayar oyunumu on iki yaşındayken programladım.

ليس من السهل تعلم لغة جديدة بعد سن الخمسين.

Elli yaşından sonra yeni bir dil öğrenmek o kadar kolay değil.

35% من الأمريكيين فوق سن 45 يعانون من الوحدة المزمنة.

45 yaşını geçmiş Amerikalıların %35'i kronik olarak yalnız.

فذلك هو عدد الفتيات اللائي تزوجن قبل بلوغ سن 18.

İşte bu kadar kadın 18 yaşından önce evlenmiş durumda.

في كندا لا يمكنك شرب الكحول حتى تبلغ سن العشرين.

Kanada'da, 20 yaşına kadar içki içmenize izin verilmez.

في سن الخامسة عشر ، تم إرساله إلى المدرسة العسكرية في باريس ،

birkaç hafta önce mezun olan genç bir Napolyon Bonapart'ı kaçırarak

كان لا يزال يواكب اتجاهات وسائل التواصل الاجتماعي في سن السبعين

sosyal medya akımlarına 70 yaşında olmasına rağmen hala ayak uyduruyordu

وقال لي: "يا (ويل)، في سن ال 31، لقد أصبحت مريضًا مزمنًا،

ve "Will, 31 yaşında kronik hasta oldun

حتى في سن مبكرة، عرض بيبرس مهارة عسكرية استثنائية، وبعد الانتهاء من تدريبه

Genç yaşta bile Baybars istisnai bir askeri kahramanlık gösterdi ve eğitimini tamamladığında

مع وفاة الأمير لازار، حكمت زوجته ميليكا حتى بلغ ابنها ستيفان لازاريفيتش سن الرشد

Prens Lazarus'un ölümünden sonra, eşi Milica'nın oğlu Stefan Lazarevic

في الواقع قد تم تشخيص جين، حين كانت في سن الثامنة عشر ونصف، باضطراب نفسي

Jane'e on sekiz buçuk yaşında, adına borderline denilen

أملي الأكبر هو أن أكون قادرة على القدوم إلى اسطنبول في سن ال 25 ودفع فاتورتي.

En büyük umudum 25 yaşında, İstanbul'a gelip faturamı ödeyebilmek.

وانضم إلى المهندسين الطوبوغرافيين الذين يبلغون من العمر 13 عامًا فقط ، وتم تكليفه برتبة ملازم في سن 17

giderek sadece 13 yaşında Topoğrafya Mühendisleri'ne katıldı ve 17 yaşında teğmen olarak atandı.