Examples of using "سارع" in a sentence and their turkish translations:
Bu sizin kararınız. Ama çabuk olun ve bir karar verin.
Fakat insanlar yanımdan hızla geçiyor ve görmemiş gibi yapıyordu.
Ama hızla güneye doğru yürüdü ... ve Agis ile tanıştı. Megalopolis kenti yakınlarındaki savaşta.