Examples of using "زاوية" in a sentence and their turkish translations:
evindeki bir bölümü fark ettim,
Resim köşesi var, sanat var, sanatın ta kendisi var.
ofiste bir köşede bir şeyler yazdım.
Bu yüzden probleme farklı bir açıdan yaklaşmaya karar verdim.
Etrafta itilirler, kıvrılırlar, bir köşede saklanırlar.
Lafa gel! 3 boyutlu köşe var benim sınıfımda çalışmalar için.
Tarayıcının küçük bir köşesinde arama motoru koydu
ama her bir noktada anılarını anlatıyordu.
vücut ısılarına dış ortama göre ayarlayıp bir köşeye çekilip