Examples of using "حلقة" in a sentence and their turkish translations:
Sami lisedeyken dini sohbetlere katılmaya başlamıştı.
Fadıl, X-Files'ın bir bölümünü izledi.
Soyuldu ve kirli bir hastanede günlerce ıstırap içinde geçirdi -
Bir panelde bir transhümanistleydim, sürekli tekillik hakkında konuşup durdu.
Biz rüyayı 5-6 saniye olarak görürüz fakat rüyamızda gördüğümüz şeyden 40 bölüm dizi çıkar ya