Translation of "المناخ" in Turkish

0.015 sec.

Examples of using "المناخ" in a sentence and their turkish translations:

المناخ يتغير.

İklim değişiyor.

تنبيهات نشطاء المناخ

Panik haldeki iklim aktivistleri

لمكافحة تغير المناخ معا

birlikte iklim değişikliğine karşı savaşmalı,

تغير المناخ يحصل الآن،

İklim değişikliği gerçekleşiyor,

فظاهرة تغير المناخ ليس المشكلة.

Sorun, iklim değişikliği değil.

وأُقابل العديد من لاجئي المناخ.

Sayıları giderek artan iklim mültecileri de görüyorum.

يهاجر الناس بسبب تغير المناخ،

insanlar iklim değişikliği yüzünden göç ediyor

دعونا نملء العالم بنشطاء المناخ.

ve dünyayı iklim aktivistleri ile donatalım.

كلا العاملين يؤثران على المناخ

Bu ikisi de iklimi etkiliyor

عالم يتغيّر نتيجة لتغيّر المناخ

iklim değişikliğiyle değişmiş bir dünya

هل بإمكاننا علاج تغيّر المناخ؟

İklim değişikliğine çare bulabilir miyiz?

هذه حقائق بشأن تغير المناخ.

İşte, iklim hakkındaki gerçekler.

هما تغير المناخ وتآكل التربة.

iklim değişikliği ve toprak bozunumu.

هذا سوف يسبب جولات لتحسين المناخ،

Bu, iklim nezihleştirme rantına neden olacak

ولكن بشمل المهاجرين الاقتصاديين ومهاجري المناخ.

yasalarımızdan tüm insanların insanlık onuruna saygılı olmasını talep etmeliyiz.

لكن أزمة المناخ تم حلّها بالفعل.

İklim krizi zaten çözüldü.

حتى لو توقف تغير المناخ الآن،

Şu an iklim değişikliği dursa bile

وصل المناخ إلى مستوى الأزمة العالمية.

İklim, küresel bir kriz noktasına ulaştı.

‫تجاوز المناقشات المصنعة‬ ‫حول علم المناخ ،‬

Gezegenimizin durumu etrafındaki sessizliği yıkmamız gerekiyor;

قيادة المعركة العالمية ضد تغير المناخ.

İklim değişikliğine karşı küresel savaşa önderlik etmeleri.

لكلٍ من تهديدات المناخ التي ذكرناها.

veya destekleyici çerçeve sunmalıyız.

علم النفس الجديد عن تصرفات المناخ

İklim eyleminin yeni psikolojisi

للتحدي العالمي المتمثل في تغير المناخ

küresel problemler için en önemli çözümlerden biri

والمساعدة على حل مشكلة تغير المناخ.

olacak toprakla sonuçlanır.

ماذا لو قمنا بالتخطيط لهجرة المناخ الآن؟

Şimdi iklim göçü için plan yapmaya başlarsak ne anlama gelir?

يُفرض عليها العقوبات بسبب الإساءة إلى المناخ.

şirketler ve politik güçler bulunmuyor.

لقد أضربت عن المدرسة من أجل المناخ.

İklim için okulu boykot ettim.

حسناً، قد تبدو تأثيرات المناخ خارج المسألة،

İklime etkileri daha yolun başında görünebilir

لمواجهة تغير المناخ ، يجب أن نعمل معًا.

İklim değişikliğine karşı ayakta durabilmek için birlikte çalışmalıyız.

حتى معظم علماء المناخ أو حتى السياسيون الإيكولوجيون

Çoğu iklim bilimci veya çevreci siyasetçi bile dünyanın her yerine

لتغيير المناخ. كي يتبخّر الكثير من المياه المالحة.

İklimi değiştirmek, tuzlu suyu buharlaştırmak için.

‫قدرة أكبر‬ ‫على التنقل في عالم متغير المناخ.‬

evde ve toplum içinde daha iyi bir faaliyet ve iklimi değişen

لكون شيء مثل تغير المناخ مشكلة بهذه الخطورة،

iklim değişikliği gibi bir şey neden önemli bir sorun,

وتعزيز قدرتها باعتبارها مسئولة عن التحكم في المناخ.

ve iklimimizi kontrol etme yeteneğine saygı.

تحسين المناخ الذي يحدث تحسباً لارتفاع مستوى سطح البحر

Deniz seviyesinin yükselmesi beklentisiyle gerçekleşen iklim nezihleştirmesi

أردت الذهاب بنفسي إلى مؤتمر الأمم المتحدة بخصوص المناخ،

Bizzat Birleşmiş Milletler İklim Konferansı'na,

لكن استقرار المناخ على المدى البعيد هو أمر غريب،

Ancak uzun süreli iklim dengesi tuhaf,

والاقتراح هو أن كلاهما ساعد في اعتدال تغير المناخ.

ve iklim değişikliğini düzenlemede yardım ettiği düşünülüyor.

ليس ناشط المناخ شخصًا واحدًا الذي يقرأ كل دراسة

Bir iklim aktivisti her denemeyi okuyan

عندما يسمع الناس أخبارًا عن المناخ تأتي مباشرةً إليهم،

İnsanlar iklim değişikliğinin hızla ilerlediği haberlerini duyduklarında

أو، أو يمكنني أن أشكك في علم المناخ ذاته.

Hatta iklim biliminin kendisinden şüphe etmek bile isteyebilirim.

العالمية ببقية البقاع ويتغير المناخ الى الابد. موقع وورد

, iklim sonsuza dek değişecek. WordPress sitesi

هل يجب ان اقول المناخ يتغير او الاحتباس الحراري؟

"İklim Değişikliği" mi yoksa "Küresel Isınma" mı demem gerekir?

مستعدة لعبور المحيط الأطلسي في مهمة لمكافحة تغير المناخ.

iklim değişimiyle mücadele etmek, Atlantik'i geçmeye hazır.

من شأنه أن يقلّص إلى حد كبير من تأثيرات المناخ.

iklimin etkilerini belirgin biçimde düşürebilir.

يمكنك أن ترى أن العائق الأكبر للتعامل مع اضطرابات المناخ

İklim bozukluğu ile baş etmenin önündeki en büyük engel

ربما بكاء. فهو صاحب التأثير الاكبر على المناخ بعد ثاني

belki ağlıyor. Karbondioksitten sonra iklim üzerinde en büyük etkiye sahiptir

فنحن نحتاج إلى نشطاء المناخ في كل مكان وفي كل ركن،

sadece her odada değil,

وخمسة عشر ما زال يوماً تاريخياً في مكافحة تغير المناخ بعد توقيع

küresel ısınma oranını sanayi öncesi değerlere kıyasla iki santigrat derecenin altında

بعد كل شيء، هاتان المجموعتان فقط اللتان تستفيدان من أزمة المناخ، أليس كذلك؟

Sonuçta bu küresel krizden tek faydalananlar onlar, değil mi?

يجب أن نجعل "باتاغونيا" قابلة للسكن. هذا ممكن. نستطيع تغيير المناخ في صحراء "أتاكاما".

Patagonya'yı yerleşilebilir kılmalıyız, ki bu mümkün. Atacama Çölü'nün iklimini değiştirebiliriz.

في الواقع، ما كنا لنصبح ما نحن عليه الآن لو لم نعش في ذلك المناخ السياسي الفظيع والمعادي.

Dahası, bu kadar zorlu koşullarda yaşamış olmasak bugün olduğumuz kişiler olmazdık.