Translation of "الصحة" in Turkish

0.020 sec.

Examples of using "الصحة" in a sentence and their turkish translations:

الصحة على مايرام

Sağlığı iyiye gidiyor.

الصحة أفضل من المرض،

sağlığın hastalıktan daha iyi,

الصحة أهم من المال.

- Sağlık zenginlikten daha önemlidir.
- En büyük servet sağlıktır.

لعلاج مشكلة الصحة النفسيّة هذه.

42 milyar doların üzerinde para harcanıyor.

الأمر الرابع هو الصحة العاطفية.

Dördüncü şey ise duygusal sağlık.

بالعمل مع منظمات الصحة المحلية،

Yerel sağlık kuruluşları ile çalışarak

واليوم، يتحدّث وزير الصحة النرويجي

Günümüzde, Norveç sağlık bakanı

الصحة هي أغلى شيء نملكه.

Sağlık sahip olduğumuz en değerli şey.

الصحة عامل هام في السعادة.

Sağlık mutluluk için önemli bir faktördür.

هل هي ضارة على الصحة؟

Bu şeyler sağlık için tehlikeli mi?

أو شركة تقدم خدمات الصحة الإنجابية

bir Aile Planlaması Merkezine,

"WHO" هو اختصار لمنظمة الصحة العالمية .

WHO Dünya Sağlık Örgütü için kullanılan bir kısaltmadır.

حيث الصحة الجيدة وإيجاد الذات وإنعاش الروح

mükemmel sağlık, gerçek benliğinizi keşfetmek, ruhunuzu diriltmek,

طبيب وأحد القادة في منظمة أطباء الصحة.

ve Médicos por la Salud öncülerinden biri.

هل ستنخفض فواتير الأفراد؟ أو علاوات الصحة؟

Bireysel faturalarımız düşer miydi? Sağlık sigorta primlerimiz?

في عام 2011، قدرت منظمة الصحة العالمية

2011'de Dünya Sağlık Örgütü, yalnızca üye Batı Avrupa devletlerinde

والذين وفقًا للجنة لانست بمنظمة الصحة العالمية

Dünya Sağlık Örgütü Lancet Komisyonu'na göre,

الصحة كنز لا يعرف قيمته إلا المرضى.

Sağlık hazineye benzer, kıymeti ise hasta olduğunda anlaşılır.

وكوالدين، أخذت وأباها حصصًا عدة عن الصحة النفسية،

ve devam eden bu hastalıkla birlikte

وخدمات الصحة النفسية في هذه الدولة مدمرة جدا.

ve zihin sağlığı hizmetlerinin çok bozuk olmasına kızgınım.

هذا ما كان يخشاه مسؤولوا الصحة طوال الوقت.

Sağlık görevlilerinin en başından beri korktuğu buydu.

حينما حاول مسؤولو الصحة السيطرة على تفشى مرض السارس.

"Sağlık yetkilileri endişe verici bir SARS salgınını kontrol altına almaya çalışıyor"

الصحة ان ذلك الفيروس ينتقل عبر خنازير ولحومها ويمكنه التنقل

yoluyla bulaştığını ve insanlar ve sebze ve meyveler dahil birçok gıda yoluyla

اكثر وبسرعة. وهو الامر الذي يتخوف منه علماء وخبراء الصحة.

yayılmasına yardımcı olur . Bilim adamlarının ve sağlık uzmanlarının korktuğu bir şey.

ينتهي بعد من تبعات كورونا. منظمة الصحة من جهتها قالت عبر

insanlık için en tehlikeli salgın hastalıkların kaynaklarından biri olduğunu

لكل شخص الحق في مستوى من المعيشة كاف للمحافظة على الصحة والرفاهية له ولأسرته، ويتضمن ذلك التغذية والملبس والمسكن والعناية الطبية وكذلك الخدمات الاجتماعية اللازمة، وله الحق في تأمين معيشته في حالات البطالة والمرض والعجز والترمل والشيخوخة وغير ذلك من فقدان وسائل العيش نتيجة لظروف خارجة عن إرادته.

Her şahsın, gerek kendisi gerekse ailesi için, yiyecek, giyim, mesken, tıbbi bakım, gerekli sosyal hizmetler dahil olmak üzere sağlığı ve refahını temin edecek uygun bir hayat seviyesine ve işsizlik, hastalık, sakatlık, dulluk, ihtiyarlık veya geçim imkânlarından iradesi dışında mahrum bırakacak diğer hallerde güvenliğe hakkı vardır.