Translation of "البعيدة" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "البعيدة" in a sentence and their turkish translations:

‫نحو تلك الواحة البعيدة.‬

şu uzaktaki vahaya doğru gideriz...

، معظمها في أيسلندا البعيدة.

sonra, çoğunlukla uzaktaki İzlanda'da yazılmışlar .

أو الهندسة لمسافات قريبة بدلاً عن البعيدة.

veya kısa mesafeleri keşfedecek mühendisliğe sahipler.

‫أثناء ظلام المحاق،‬ ‫تُضيء المجرات البعيدة سماء الليل.‬

Yeni Ay'ın karanlığı hâkimken... ...geceleyin gökyüzünü uzak galaksiler aydınlatır.

خارج أوروبا، يحتدم الحرب على العالم ال المحيطات وفي المستعمرات الأوروبية البعيدة.

Avrupa ötesinde, savaş tüm dünyaya yayılıyor okyanuslar ve geniş Avrupa kolonileri.

الشركة البعيدة عن الطابع المؤسسي ، لديها قوانينها الخاصة فقط وهي مغلقة أمام الخارج.

Kurumsallıktan uzak,sadece kendi yasaları olan,dışarıya kapalı bir şirket.