Examples of using "الإثنين" in a sentence and their turkish translations:
Bugün Pazartesi.
Bugün pazartesi.
Pazartesi nerede olacaksın?
Ben buraya pazartesi gecesi geldim.
Önümüzdeki pazartesi seni görebilecek miyim?
Bugün Pazartesi.
O, pazartesi günü Newyork'a gitti.
Önümüzdeki pazartesi ve salı günleri tatil.
Derslere önümüzdeki pazartesi başlıyoruz.
Aynı şey pazartesi oldu.
Bugün pazartesi, biliyorsun.
Fred pazartesi günü Avrupa'ya gidiyor.
Pazartesi çöp günüdür.
Bu ikisi az önceki gibi ileri ve geri gidiyor,
Dükkân pazartesiden cumartesiye kadar açıktır.
Pazartesi günü kitapları kütüphaneye geri götürmek zorundayım.
Pazartesi günü burada olan bu.
Pazartesi günü gelmek zorundayım.
O, Pazartesi günleri her zaman evdedir.
Birçok müze pazartesileri kapalıdır.
Gittim, görüştüm bana dediler ki; - Gel pazartesi günü işe başla.
Ben genellikle pazartesiden cumaya kadar okula giderim.
Tom pazartesi günü geldi ve ertesi gün eve geri gitti.
Gelecek pazartesi 2.30'da Boston'da Tom'u karşılamam gerekiyor.