Examples of using "أظن" in a sentence and their turkish translations:
Bence yapmamız gereken
Düşünüyorum.
- Öyle olduğunu sanmıyorum.
- Öyle düşünmüyorum.
Onun hasta olduğunu düşünüyorum.
Sanırım o mutlu.
Sanırım Tom beni seviyor.
Çok tatlı olduğumu düşünüyordum.
Ama bence batırdılar.
Onun geleceğini sanmıyorum.
- Ben öyle düşünüyorum.
- Sanırım öyle.
Mm- hm. Ben de öyle düşünüyorum.
Tom'un nazik olduğunu düşünüyorum.
Sanırım bir süre kalacağım.
Sanırım onlar beni gördü.
Sanırım zamanını boşa harcıyorsun.
Bana kalırsa hepiniz hatalısınız.
Evet. Ben de öyle düşünüyorum.
Onun gelmeyeceğini düşünüyorum.
Bence ihtiyacımız olan şeyler şunlar:
özünde olan bir sorunu anlatıyor
"Bence boks tehlikeli.
Para bağışlarsam bu problemi çözebilirim
Sanırım âşığım.
Sanırım Tom haklı.
Tamam olduğunu sanıyorum.
O, Kyotoya hareket etmiş olabilir.
Sanırım belki yardım edebilirim.
Doğum günlerinin önemli olduğunu düşünüyorum.
Telefonda konuştuğumuza inanıyorum.
Bence yapmalısın.
Sanırım Tom nedenini biliyor.
Sanırım gitmem gerekiyor.
Bence bu, yetersizlik duygusuydu,
Ayrıcalıklarım olduğunun farkında değildim
Sonuçta, bence işin sırrı şu:
Sanırım bunun nedeni sorduğum sorular.
Hala Polonya'dayız sanıyorum!
Bu öğleden sonra yağmur yağacağını sanmıyorum.
- Öyle düşünmüyorum.
- Bence öyle değil.
Sanırım bir içki zamanı.
Sanırım biraz daha bekleyebilirim.
Sanırım dükkana geri dönsem iyi olur.
fakat konuşma şöyle bir şey olabilir:
Bence, daha yavaş teknolojik gelişmeler isteyebileceğin
Bence bu durum, o devasa zekâ için oldukça uyarıcı.
Pek faydası olmadı.
"O geliyor mu?" "Onun geldiğini sanmıyorum."
Sanırım Mary'nin benimle evlenmesini isteyeceğim.
Sanırım kaba olmamak en iyisi.
Sanırım Tom'a bir şey olmuş olabilir.
Sanırım Tom kadar hızlı koşabilirim.
Tom'un şu an çalışmak istediğini düşünmüyorum.
Sanırım o ağaçları kesen kişi Tom'du.
Sanırım az önce pasaportumu kaybettim.
Programla alakalı her şeyi söylemektense, ki söyleyeceğim,
Genelde iki şeyden ya da iki şeyden biri olduğuna inanıyorum.
"Özür dilerim ama hesaplamaların doğru olduğunu düşünmüyorum." der.
Bir antilop ve sanırım bir keçinin melezi gibi bir şey
Onun geleceğini sanmam.
Sanırım Tom'a yardım edebilirdim.
Bir ayıdan daha hızlı koşabileceğinizi hiç sanmıyorum.
Bence tüm çabalara, koruma çabalarına rağmen yüksek olasılıkla
- Sanırım diyet yapsan iyi olur.
- Bence bir diyet yapsan iyi olur.
Dirseğim çok acıyor. Sanırım hastaneye gitmek zorundayım.
Bizi yakalayıp öğle yemeğinde yemek istediğini sanmıyorum.
Bunun, birçoğumuz için kötü ve karanlık bir kelime olduğundan şüpheleniyorum.
Annesine benzediğini düşünmüyorum.
ve bence, insanlar bunun her şeyi değiştirebileceğini anlamıyorlar.
Sanırım bu, bu adadaki en yaşlı meşe ağacı.
Bence yapmamız gereken şey bu iki sözü almak
Sanırım hep tanımak istediğim sendin.
Onun gittiği yönden onun şehre doğru gittiğini söyleyecektim.
Hepimizin dikkatli olmak istediğini düşünüyorum, özellikle bazı ülkeler yeniden açılmaya başlamışken.
Sanırım sen haklısın.
Sanırım küçük sesleri fark ediyor, ışıkları görüyor, pencereden televizyona bakıyor, böyle şeylere dikkat ediyor.
Bence insanlar onlardan korkmaktansa saygı göstermeli. Onları korumalıyız ve öldürmeye çalışmamalıyız.