Translation of "Kazada" in Spanish

0.006 sec.

Examples of using "Kazada" in a sentence and their spanish translations:

Kazada boynunu kırdı.

Se rompió el cuello en el accidente.

Oğlu kazada öldü.

Su hijo murió en el accidente.

O, kazada yaralandı.

Ella resultó herida en el accidente.

O, kazada öldü.

El murió en el accidente.

Tom kazada yaralanmadı.

Tom no salió lastimado en el accidente.

Araba kazada mahvoldu.

El coche fue destruido en el accidente.

Kazada bacağımı yaraladım.

Me hice daño en la pierna en el accidente.

- Tom bir kazada öldü.
- Tom bir kazada hayatını kaybetti.

Tom murió en un accidente.

- Benim annem bir kazada öldü.
- Annem bir kazada öldü.

Mi madre murió en un accidente.

Kazada hiçbir yolcu ölmedi.

Ningún pasajero falleció en el accidente.

Kazada on kişi yaralandı.

Diez personas resultaron heridas en el accidente.

Neyse ki kazada ölmedi.

Afortunadamente él no murió en el accidente.

Tom bir kazada öldü.

Tom murió en un accidente.

Kazada görme yeteneğini yitirdi.

Él perdió la vista en el accidente.

Karısı kazada hayatını kaybetti.

Su esposa murió en el accidente.

Kazada sağ bacağımı yaraladım.

Me lesioné la pierna derecha en el accidente.

Máire bir kazada yaralandı.

Máire salió herida en un accidente.

O, kazada ağır yaralandı.

Él quedó gravemente herido en el accidente.

Kazada bütün yolcular öldü.

Todos los pasajeros murieron en el accidente.

Kamyondaki üç işçi kazada öldü.

Tres trabajadores a bordo del camión murieron en el accidente.

Kazada gemideki tüm yolcular öldü.

Todos los pasajeros a bordo murieron en una colisión.

Kazada çok sayıda canlı kayboldu.

Se perdieron muchas vidas en el accidente.

Kazada on iki kişi yaralandı.

Doce personas resultaron heridas en el accidente.

Joan kazada sol kolunu kırdı.

Joan rompió su brazo izquierdo en el accidente.

Tom dün kazada yaralandı mı?

¿Tom salió herido en el accidente de ayer?

O, bir kazada hayatını kaybetti.

Él perdió su vida en un accidente.

Tom kazada sağ kolunu kırdı.

Tom se rompió el brazo derecho en el accidente.

Mary'nin kızı bir kazada öldü.

La hija de Mary murió en un accidente.

Maalesef, o, kazada bacağını kırdı.

Desgraciadamente él se rompió la pierna en el accidente.

Onun kazada ölmemiş olması bir mucize.

Es un milagro que él no haya muerto en el accidente.

Slim denilen bir adam kazada öldü.

Un hombre llamado Slim murió en el accidente.

Tom sıra dışı bir kazada öldü.

Tom murió en un extraño accidente.

Joan bu kazada sol elini kırdı.

Joan se rompió la mano izquierda en el accidente.

- O kazada kaç kişinin öldüğünü bulmak istiyorum.
- O kazada kaç kişinin öldüğünü öğrenmek istiyorum.

Quiero descubrir cuántas personas murieron en ese accidente.

Kazada ebeveynlerini kaybetmiş kıza başsağlığı bile dileyemedim.

No pude más que compadecer a la chica que había perdido a sus padres en el accidente.

Bir kazada yaralandığından beri, o artık yürüyemedi.

Desde que se hirió en un accidente, no ha podido volver a andar.

Kazada ölen insanlar için hepimiz yas tuttuk.

Todos lloramos por la gente que perdió la vida en el accidente.

Slim adında bir adam o kazada öldürüldü.

Un hombre llamado Slim murió en ese accidente.

Tanrı'ya şükür bu kazada kimse yara almadı.

Gracias a Dios que nadie salió lastimado en este accidente.

Yazar bir kazada öldüğünden beri altı ay geçti.

Han pasado seis meses desde que el autor murió en un accidente.

Tom Mary'nin kazada yaralanmadığını duyduğuna gerçekten memnun oldu.

Tom se alegró mucho de saber que Mary no había sido herida en el accidente.

- Kaza hakkında beni en çok şaşırtan şey avukatların olay yerine ne kadar çabuk varmalarıydı.
- Bu kazada beni en çok şaşırtan şey avukatların olay yerine bu kadar çabuk gelmeleri.

Lo que más me sorprendió acerca del accidente es lo rápido que llegaron los abogados a la escena.