Translation of "Köydeki" in Spanish

0.004 sec.

Examples of using "Köydeki" in a sentence and their spanish translations:

Köydeki herkes Lenie'yi tanırdı.

Ahora, todo el mundo en el pueblo conocía a Lenie.

Köydeki herkes onu tanırdı.

Todos en la villa lo conocían.

- Köydeki herkes ona hayranlık besler.
- Köydeki herkes ona saygı duyar.

Todos en el pueblo lo admiran.

O, köydeki herkes tarafından sevildi.

Ella era querida por todos en la villa.

Köydeki çoğu insan plana itiraz etti.

La mayoría de las personas en la villa se rehusaron al plan.

O şüphesiz köydeki en yaşlı adamdır.

Él es sin duda el hombre de más edad en la villa.

Köydeki insanların aslında doktora ne kadar muhtaç olduğu

cuánta gente en el pueblo realmente necesita un médico

Tom o küçük köydeki insanların yamyam olduklarına inanıyor.

Tom creía que la gente de esa pequeña aldea era caníbales.

Köydeki insanlar hâlâ Tom'un öldüğü korkunç şekilden bahsediyorlardı.

La gente en la villa todavía hablaba de la forma horrible en que Tom había muerto.

"Bugün sütçü toprağa verildi. Orada birçok insan vardı, çünkü köydeki herkes onu tanıyordu." "Ah, Linschoten'da bir sütçü mü vardı?" "Şey, hayır, artık değil!"

"Hoy han enterrado al lechero. Había mucha gente, porque todos en el pueblo le conocían." "Oh, ¿hay un lechero en Linschoten?" "¡Bueno no, ya no!"