Translation of "Burayı" in Spanish

0.005 sec.

Examples of using "Burayı" in a sentence and their spanish translations:

Burayı sevmedim.

No me gusta este lugar.

Burayı imzala.

- Firma tu nombre allí.
- Firme aquí.

Sadece burayı imzalayın.

Sólo firma aquí.

Burayı imzalayın, lütfen.

- Firme usted aquí, por favor.
- Firme aquí, por favor.
- Firma aquí, por favor.
- Firmen aquí, por favor.
- Firmad aquí, por favor.

Burayı imzalar mısınız?

¿Podría firmar aquí?

Lütfen burayı imzalayın.

Firme usted aquí, por favor.

Burayı aktif şekilde kullandılar

usaron activamente aquí

Burayı terk etmek üzereyiz.

Estamos a punto de salir de aquí.

Derhal burayı terk et.

Sal de aquí de inmediato.

- pardon, burayı karıştırıyorum - anıtsal mimari:

--disculpen estoy mezclando aquí-- monumento arquitectónico:

Burayı bir casino haline çeviriyor

lo convierte en un casino

Neden bilmiyorum ama burayı sevdim.

No sé por qué, pero me gusta este lugar.

Burayı terk etmek için sabırsızlanıyorum.

No puedo esperar a dejar este lugar.

Burayı terk etmemizin vakti geldi.

Ha llegado el momento de irnos de aquí.

Dipteki zengin besinleri kaldırarak burayı dünyanın

traen ricos nutrientes desde lo profundo

- Lütfen ayrıl.
- Lütfen burayı terk et.

Por favor, márchese.

Guguk kuşları burayı ilkbaharda ziyaret ederler.

El cuco visita esta zona en primavera.

Tom Mary'nin burayı seveceğini umut ediyor.

Tom espera que a Mary le guste aquí.

Bu durumda burayı vücut ısımla çabucak ısıtabilirim.

porque puedo calentarlo con mi calor corporal.

Burayı önemli yapan şeylerden bir tanesi de

Una de las cosas que hace que este lugar sea importante

Salondaki adrenalin seviyesini arttırmak için tek yaptığım burayı çekmek.

Pero, para subir la adrenalina, voy a tirar de aquí

Tamam, burayı kazıp, tarantulayı çıkartmamı istiyorsunuz demek? Hadi bakalım.

¿Quieren que cave e intente sacar a la tarántula? Aquí vamos.

Notlar alma yerine bütün dersi orayı burayı karalayarak geçirdim.

En lugar de apuntar, pasé la clase entera garabateando.

O iki ya da üç gün önce burayı terk etti.

Él se marchó de aquí hace dos o tres días.

Bu da burayı kamp için daha az uygun bir yer yapıyor.

Así que no es tan buen lugar para acampar.

- Daha fazla bilgi için buraya tıklayın.
- Daha fazla bilgi için burayı tıklayın.

Haga click aquí para más información.

Bu da burayı börtü böceğin sıcaktan korunması için harika bir yer haline getiriyor.

Y eso la hace un gran lugar para que las criaturas se refugien del calor.

Bu kadar çok av olması burayı ideal bir eğitim alanı yapar. Kendi başının çaresine bakmayı öğrenen bir jaguar için mesela.

Tantas presas lo convierten en un campo de entrenamiento ideal para que un joven jaguar aprenda a valerse por sí mismo.