Translation of "Bire" in Spanish

Bin bire dönüştü.

el mil se convierte en uno.

İkiden bire sayılacaktı.

Serían superados dos a uno.

Bunu ha bire yapıyor.

Ella hace esto todo el tiempo.

Aşama sayısını yediden bire çektiler.

redujeron el número de pasos de siete a uno,

Yani bir anlık bire kere

así que una vez por un momento

Bire karşı üç sayıyla kaybettik.

Perdimos con el marcador tres a uno.

Bire karşı on o başkan seçilecek.

Diez a uno a que le eligen presidente.

Bire karşı üç her koşulda haksızdır.

De cualquier forma, tres contra uno es injusto.

Sekizden on bire kadar eğitim görüyorum.

Estudio de las ocho a las once.

O, on bire çeyrek kaladan biraz sonra.

Es un poco más tarde de las once menos cuarto.

Bire karşı iki adil bir dövüş değil.

Dos contra uno no es pelea justa.

İnsanla bire birde kalırsa, insanın hiç şansı yok.

En una competencia uno a uno con un humano, no hay comparación.

Bu durumdan kurtulmanın bire yöntemi ise sadece şu

la única forma de deshacerse de esta situación es solo esto

Gerçekten o varmış gibi inandırıcı bire şekilde anlatıyor

realmente diciendo convincentemente como si él estuviera allí

Öğrencilerin öğlen yemeği zamanı saat on ikiden saat bire kadardır.

El periodo de almuerzo de los estudiantes de las doce a las una.

Bizim tren saat sekizde Osaka'dan ayrıldı, on bire kadar Tokyo'ya varacak.

Nuestro tren salió de Osaka a las 8:00 y llegó a Tokio a las 11:00.

Bizim on ikiden bire kadar öğle yemeği için bir saatlik bir molamız var.

Tenemos una pausa de almuerzo de una hora desde las doce a la una.