Translation of "Çıktım" in Spanish

0.009 sec.

Examples of using "Çıktım" in a sentence and their spanish translations:

Sahneye çıktım,

Subo al escenario

Karanlıktan çıktım.

He florecido.

Oradan çıktım.

me marché.

Sinemadan çıktım.

Me salí de la película.

Kayalığın üzerine çıktım.

Llegué a la cima.

Son maçıma çıktım

luché mi último combate

Mary'yle dışarı çıktım.

Salí con Mary.

Kovulmadım. İşten çıktım.

No me despidieron. Me fui.

Birkeresinde televizyona çıktım.

Una vez salí en televisión.

Arkadaşımla dışarı çıktım.

Salí con mi amigo.

Ben taksiden çıktım.

Salí del taxi.

Çıktım, gayet iyi hissettirdi.

Así que lo hice y me sentí muy bien.

Yemek bulmak için çıktım.

Salí a buscar comida.

Ben arkadaşlarımla dışarı çıktım.

Salí con mis amigos.

Yataktan çıktım ve giyindim.

- Me arrastré fuera de la cama y me vestí.
- Me arrastré fuera de la cama y me puse mi ropa.

Yağmur yağmasına rağmen dışarı çıktım.

Salí a pesar de que estaba lloviendo.

Anahtarı istedim ve odama çıktım.

Pedí la llave y subí a mi habitación.

Ben uzun bir yürüyüşe çıktım.

Fui a dar un largo paseo.

Bir asansörle beşinci kata çıktım.

- Subí al quinto piso en un ascensor.
- Subí a la quinta planta en un ascensor.

Fotoğrafların bazılarında ben de çıktım.

- Estuve en algunas de las fotos.
- Aparecí en algunas de las fotos.

Yataktan çıktım ve giysilerimi giydim.

- Me arrastré fuera de la cama y me vestí.
- Me arrastré fuera de la cama y me puse mi ropa.

Bu sahneye o sayede mi çıktım?

¿Estoy en este escenario por ello?

Ben dün kahvaltı etmeden evden çıktım.

Ayer salí de la casa sin desayunar.

Treni kaçırmayayım diye evden erken çıktım.

Salí de casa pronto para no perder el tren.

Artanını ona bıraktım ve dışarı çıktım.

Le encargué el resto a él y salí.

İşte o gün basamakları üçer üçer çıktım.

Ese mismo día subí tres tramos de escalera,

Erken çıktım böylece iyi bir koltuk alabildim.

Salí temprano, así pudiera conseguir un buen asiento.

Saat onda Amerika'ya gitmek için yola çıktım.

Partí a los EE.UU. a las diez.

İşten erken çıktım ve doğruca eve gittim.

Salí pronto del trabajo y volví directo a casa.

Spor kıyafeti, buram buram ter, sıfır makyajla çıktım karşısına.

así que aparecí en ropa deportiva, sudorosa y sin maquillaje.

Ön masadaki anahtarımı istedikten sonra asansörle benim kata çıktım.

Después de haber pedido mi llave en la recepción, tomé el ascensor hasta mi piso.

- Dün Shibuya'da alışverişe çıktım.
- Dün Shibuya'da alışverişe gittim.
- Dün Shibuya'da alışverişe gittik.

Fuimos a comprar a Shibuya ayer.

- Ben merdivenlerden yukarı gittim ve yatmaya gittim.
- Merdivenlerden yukarı çıktım ve yatmaya gittim.

Subí las escaleras y me fui a dormir.

Tom'un aldığı şeyden hoşlandım, bu yüzden dışarı çıktım ve kendim için bir tane aldım.

Me gustó lo que compró Tom, así que salí y me compré uno para mí.