Translation of "Edici" in Portuguese

0.005 sec.

Examples of using "Edici" in a sentence and their portuguese translations:

Tom ikna edici.

Tom é persuasivo.

Bu çok tatmin edici.

É muito gratificante.

Sanırım Tom ikna edici.

Eu acho que o Tom é persuasivo.

Bu tatmin edici mi?

Isso é satisfatório?

Sanırım bu rahatsız edici.

Eu acho que isso é ofensivo.

Sonuç tatmin edici olmaktan uzaktı.

O resultado estava longe de ser satisfatório.

Kız kardeşim çok rahatsız edici.

Minha irmã é tão irritante!

O rahatsız edici değil mi?

Não é irritante?

Felç edici güçlü bir karışım salgılar.

libertando um cocktail paralisante poderoso.

Açıklama hiçbir biçimde tatmin edici değil.

A explanação não é nem um pouco satisfatória.

O çok ikna edici bir iddia.

Esse é um argumento muito convincente.

Bu otel tatmin edici olmaktan uzaktır.

Esse hotel é tudo menos satisfatório.

Oyunun çok yanlış ve rahatsız edici.

A sua peça é tão imoral e perturbadora.

Onları doğal ortamında rahatsız edici davranışlara bile

até irritando-os em seu ambiente natural

Gerçekten tatmin edici bir çözüm bulmak imkansızdı.

Não foi possível chegar-se a uma solução realmente satisfatória.

O teşvik edici bir şekilde başını salladı.

Ele assentiu com a cabeça de modo encorajador.

Onunla ilgili ayırt edici şeylerden ikisi, ölüm sahnelerine,

Duas das coisas que o distinguem são o fascínio por cenas de morte, por

Gazetelerde onların onun hakkında yazdıkları şey şok edici.

O que eles escreveram sobre ela no jornal é chocante.

Ama muhtemelen bir rahatsız edici uzun bir süre.

mas vai provavelmente durar por um período desconfortavelmente longo.

O, kız arkadaşına tehdit edici bir mektup yazdı.

Ele escreveu à namorada uma carta ameaçadora.

Cevabın bizim için hiç de tatmin edici değil.

A tua resposta é qualquer coisa, menos satisfatória a nós.

Bu şimdiye kadar gördüğüm en rahatsız edici şeylerden biridir.

Esta é uma das coisas mais desagradáveis que já vi.

- Bir yok edici ara.
- İlaçlamacı çağır.
- Bir ilaçlama firmasını ara.

Chame um exterminador.

Ve sonra, harika bir yemeğin ortasında geğirmeye başladı! Nasıl da rahatsız edici!

E então, no meio de uma refeição magnífica, ele começou a arrotar! Que nojento!

- Japonya'nın pek çok ayırt edici özellikleri vardır.
- Japonya'nın kendine özgü birçok özelliği vardır.

O Japão tem muitas características distintas.

Eğer senin yerinde olsaydım, bu kelimeyi bu cümleden çıkarırdım çünkü onun biraz hakaret edici olduğunu düşünüyorum.

Se eu fosse você, omitiria aquela palavra da frase porque acho que ela é um pouco ofensiva.