Translation of "Izlemeyi" in Polish

0.006 sec.

Examples of using "Izlemeyi" in a sentence and their polish translations:

TV izlemeyi seviyor.

On lubi oglądać telewizję.

Çalışmanı izlemeyi seviyorum.

Uwielbiam patrzeć jak pracujesz.

Tom'u izlemeyi bırak.

- Przestań śledzić Toma.
- Przestań podążać za Tomem.

Felicja TV izlemeyi seviyor.

Felicja lubi oglądać telewizję.

Çocuklar TV izlemeyi sever.

Dzieci lubią oglądać telewizję.

Futbol oyunlarını izlemeyi severim.

Lubię oglądać mecze piłkarskie.

O, TV izlemeyi sever.

On uwielbia oglądać telewizję.

Beyzbol oyunları izlemeyi severim.

Lubię oglądać mecze baseballa.

Spor izlemeyi sever misin?

Lubisz oglądać sport?

O soyunurken, onu izlemeyi seviyorum.

Lubię patrzeć na nią gdy rozbiera się.

Tom akşam TV izlemeyi sever.

Tom lubi oglądać telewizję wieczorem.

- Büyükannem televizyon izlemeyi seviyor.
- Anneannem televizyona bakmayı sever.
- Babaannem TV izlemeyi sever.

Moja babcia uwielbia oglądać telewizję.

Tom Mary'nin dans etmesini izlemeyi seviyor.

Tom lubi patrzeć, jak Mary tańczy.

- Ben filmleri sevmiyorum.
- Film izlemeyi sevmiyorum.

Nie lubię filmów.

Porno izlemeyi, iki temel nedenden dolayı bıraktım.

Przestałem oglądać porno z dwóch powodów.

TV izlemeyi bir vakit kaybı olarak düşünüyorum.

Oglądanie telewizji uważam za stratę czasu.

Benim on üç yaşındaki kız romantik film izlemeyi seviyor.

Moja trzynastoletnia córka lubi romanse filmowe.

Roman okumayı mı yoksa film izlemeyi mi tercih edersin?

Wolisz czytać książkę czy oglądać film?

- Ben televizyonda futbol izlemekten hoşlanırım.
- TV'de futbol maçı izlemeyi seviyorum.

Lubię oglądać piłkę w telewizji.

İngilizce çalışıyor olmam gerek ama bir film izlemeyi tercih ederim.

Powinienem się uczyć angielskiego, ale wolę oglądać film.