Translation of "Kalıyor" in Korean

çember bozulmamış kalıyor

그곳은 무너지지 않고

Tehlikeli şekilde soğuğa maruz kalıyor.

‎추위에 무방비로 노출돼 있죠

Ve sonra bu bizimle kalıyor.

그 특정 민족 공동체나 민족 전체가

Ama kâfi gelmiyor. Çekilmek zorunda kalıyor.

‎충분치 못했군요 ‎후퇴해야 합니다

Ve birçok insan belirli gürültü seviyelerine maruz kalıyor.

많은 사람들이 유의미한 소음에 노출되고 있기 때문입니다.

Ama sanırım enkaz dört buçuk kilometre doğuda kalıyor.

잔해는 여전히 정동쪽으로 대략 5km 거리에 있는 것 같습니다

Yoksul ve eşcinsel çocuklar zorbalığa daha çok maruz kalıyor,

가난한 아이들과 동성애자 아이들은 더욱 괴롭힘을 당하게 됩니다.

Yarım milyon kadar yavru yapıyorlar. Çok azı hayatta kalıyor.

‎최대 50만 마리의 새끼 중에 ‎살아남는 건 극소수입니다

Sarp kayalıklar biraz güvenlik sağlıyor. Ama bu kız geride kalıyor.

‎절벽이 조금 더 안전합니다 ‎그런데 암컷 하나가 남겨졌군요